Bu HDP mi Türkiye partisi?

A -
A +
HDP'nin barajı aşarak 80 milletvekili ile Meclis'e girmesine canı gönülden katkı veren Beyaz Türklerle, muhafazakâr Kürtler herhalde 8 Haziran sabahından bu yana olup bitenleri izleyip birazcık vicdan azabı duyuyorlardır. Ben böyle bir pişmanlığı, azgın azınlık olan tuzu kuru Beyaz Türklerden beklemiyorum ama Kürtlerden böyle bir iç hesaplaşma bekliyorum. Duydunuz mu barış güvercini ilan ettiğiniz, barış türküleri söylettirdiğiniz Selo'nun ağzından dökülenleri? Eş karıştıran Figen Yüksekdağ'ın sırtını millet yerine kime dayadığını, umarım anlamışsınızdır.
İlk işaret fişeğini HDP'nin sırtını dayadığını söylediği PKK yöneticisi Cemil Bayık çaktı ve Kürtlere 'silahlanın' çağrısı yaptı. Çözüm sürecinin akıbeti tartışılırken temmuz başında KCK 2.5 yıldır sürdürdüğünü savunduğu ateşkesin bittiğini açıkladı ve baraj inşaatlarını tehdit etti. Diğer yandan Suruç olayından hemen önce eş karıştırıcı Figen Yüksekdağ, "Biz sırtımızı Rojava'ya, YPG-YPJ'ye dayıyoruz. Bundan sonra da sırtımızı buraya dayamaya devam edeceğiz" açıklamasını yaptı. 6-7 Ekim Kobani olaylarında halkı sokağa-şiddete davet eden ve 50 kişinin katledilmesinden birinci derecede sorumlu olan eş tahrikçi Selo, Suruç saldırısı sonrasında yine aynı tahriklere devam etti ve "bölgede herkes kendi güvenliğini sağlayacak" mealinde çok tehlikeli bir çağrı yaptı. O çağrının hemen ardından PKK-KCK sokakları savaş alanına çevirip Adıyaman'da bir askerimizi, Şanlıurfa Ceylanpınar'da 2 polisimizi katlettiler. Nasıl ki DAEŞ denilen terör belası 32 insanımızın katili ise 2 polisle şehit onbaşımızın katili de Suruç patlamasının ardından o sorumsuz çağrıyı yapan Demirtaş'tır. İnsanların oyları ile seçilip Meclis çatısı altında sorunların çözümüne siyasetle çare bulacak olan bir siyasetçi, dünyanın en ilkel demokrasisinde bile böyle bir çağrıyı yapmaz. Bu kafa; siyasete, Meclis'e, millet iradesine inanmayan bir kafa. Aklının yarısından fazlası hâlâ silahta, dağda. Bu HDP mi Türkiye partisi? Bu görüntüsü ile HDP, Kürtlerin bile tamamının partisi olamaz. Olsa olsa sırtını terör örgütlerine dayamış, Kürt sorununu istismar ederek ve terör örgütünün baskısı ile varlığını sürdüren, Kürtler arasında da mezhep ayrımı yapan terör örgütünün siyasi uzantısı bir partidir.
HDP'ye ödünç oy veren CHP'liler; HDP ve Demirtaş güzellemeleri yapan Etiler'in-Nişantaşı'nın entelleri tüm bu son gelişmelere baktığınızda kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Hâlâ 'AK Parti tek başına iktidar olmasın da isterse Türkiye'de savaş çıksın' noktasında mısınız? Hem Demirtaş'ı ve onun ağababalarını, hem HDP'yi hem de PKK'yı yöneten terör baronlarını hiç tanımamışsınız. Maalesef bunlar iyi günlerimiz. Onların gerçek yüzü ve niyetleri ortaya çıktıkça daha çok 'ellerim kırılsaydı da oy vermeseydim' diyeceksiniz. Atatürk'ün kurduğu CHP'den HDP'ye oy verme noktasına gelenler, buyurun eseriniz ortada! HDP ve KCK, Doğu ve Güneydoğu'da tüm destekçilerini silahlandırıyor. Ülkeyi bir iç savaşa hazırlıyor. Siz hâlâ kendi kendinizi kandırıp sahte barış türkülerine eşlik etmeye devam edin. PKK terörü bir gün Etiler'de, Nişantaşı'nda, Bodrum'da ya da Çeşme'de kapınıza dayandığında uyanırsınız.
Türkiye'nin DAEŞ'i desteklediği-faaliyetlerine göz yumduğu tezini yayan-böyle bir algı oluşturmaya çalışan dış lobiler ve içimizdeki destekçileri, Suruç katliamından sonra hâlâ aynı şeyleri geveleyebiliyor musunuz?
Hem Suruç'ta kahpe teröre kurban giden 32 insanımızı, hem de PKK tarafından şehit edilen bir asker ve 2 polisimizi rahmetle anıyorum. DAEŞ terör örgütünü ve ondan hiçbir farkı olmayan PKK terör örgütünü lanetliyorum. Milletçe başımız sağ olsun.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.