Özgürlük ve güvenlik dengesi

A -
A +
 
29 Ekim Cumhuriyet Bayramını Türkiye’nin dört bir yanında herkes istediği gibi kutladı. Ankara’da 30 Kasım’a kadar güvenlik gerekçesiyle gösteri ve yürüyüşler yasaklanmış olmasına rağmen çok üst düzeyde ve sıkı güvenlik önlemleri alınarak hem CHP’nin Birinci Meclis’ten Anıtkabir’e coşku ile yürüyüş yapması, hem Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin eski Meclis’ten yeni Meclis’e kortejle gece yürüyüş düzenlemesi, hem yeni Ankara Garı'nın hizmete açılış töreni hem de Külliye’de Cumhuriyet resepsiyonunun yapılması sağlanmış oldu. Cumhuriyet coşkusunun ve 10 Kasım törenlerinin engellenmesi için Ankara’da bu yasak kararının alındığını iddia edenlerin, iddiaları çöktü. Ankara’da gösteri ve yürüyüşlere terör tehdidi ve bu tehdide ilişkin alınan ciddi istihbaratlar nedeniyle 30 Kasım’a kadar yasak getirildi. Çok şükür 29 Ekim kutlamalarında bir terör olayı yaşanmadı. Diğer yerleri bilmiyorum ama Ankara’da muhtemel terör saldırılarına karşı çok sıkı güvenlik önlemleri alınmıştı. Özellikle de araçla yapılması muhtemel saldırılara karşı yürüyüş, tören ve kortejin olduğu, insanların kalabalık olduğu alanlara-güzergâhlara araçla yaklaşmayı önlemek için bu yerlere ulaşan yollar kamyonlar çekilerek kapatıldı. Çok şükür hem herkes istediği gibi Cumhuriyet Bayramını kutladı hem de kimsenin burnunu kanatacak bir terör girişimine izin verilmedi. Demek ki bu yasak kararını alanlar Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı değilmiş. Demek ki kimsenin Cumhuriyetle, Atatürk’le bir derdi yokmuş. Amaç halkın güvenliğini sağlayarak bu kutlamaları huzur içinde yapmayı sağlamakmış. Güvenlik ve özgürlük ihtiyacımızı aynı anda karşılayanlara selam olsun.
Bazı çevreler tüm bu pozitif atmosfere rağmen Ankara’da alınan güvenlik önlemlerini abartılı ve maksatlı buldular. Anıtkabir’e giden yolların kesildiğini, yollara kamyonların dayandığını filan yazıp-çizenler oldu. 29 Ekim günü Ankara’da yaya olarak Anıtkabir’e-CHP yürüyüşüne ve Gar törenine katılmak isteyenler herhangi bir sorunla karşılaşmadı. Ancak bu noktalara kadar araçla gitmek isteyenler gidemediler. Çünkü araçların bu noktalara ulaşması güvenlik ihtiyacı nedeniyle bilerek kapatılmıştı.
Ankara’da bazı yolların trafiğe kapatılmasının nedenini araştırdım. Güvenlik birimlerinden edindiğin bilgi çok enteresan. Güvenlik güçlerince Ankara’da takip edilen, ulaşılmaya çalışılan 2 tehlikeli şüpheli var. DAEŞ ve PKK’nın Ankara’da tıpkı Fransa’da yaptıkları gibi büyük araçlarla topluluk hâlindeki halkı ezmek gibi bir planlamalarının olduğu istihbaratı alınmış; yürüyüş hâlindeki ve törenlerde toplu hâldeki halkın üzerine büyük tır veya kamyon sürüp halkı ezmek gibi bir katliam planı ve bombalı araç saldırısı…
İşte güvenlik birimleri böyle bir girişimi fiziken imkânsız hâle getirmek maksadıyla toplu tören, yürüyüş, kortej ve kutlamaların yapıldığı yerlere araç ulaşımını engellemişler. Belki gideceğimiz yere bir saat geç gittik ama sonunda gittik. Fakat kimsenin burnu kanamadı çok şükür. Ankara’da gösteri-yürüyüş ve toplantıları hedefleyen bu katliam planı boşa çıkarılıncaya kadar gösteri ve yürüyüşler ya tamamen engellenecek ya da evvelsi gün olduğu gibi çok sıkı güvenlik önlemleri alınarak yürüyüş-tören ve toplantılar yapılacak. Ortak değerimiz olan Cumhuriyeti, Atatürk’ü bayramı-yası istismar ederek milleti ayrıştırmaya çalışan kalın kafalılar veya fırsatçılar Ankara’da yürüyüş ve gösterilere neden kısıtlama getirildiğini umarım anlamışlardır. Hadi şimdi başka kapıya…
Güvenlik ve özgürlük aynı anda ve aynı ölçüde gereklidir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.