Uyusun da büyüsün ninniii!..

A -
A +

Sorun çok büyük, çok büyük ama, “sorunu çözecek” bütün sorumlular ve yetkililer uyuyor, ya da “Böyle gelmiş, böyle gitsin” diye “uyku taklidi” yapıyor. Bunun içindir ki, işe UEFA’lar, FIFA’lar karışıyor; karıştıkları için de “mali / idari cezalar” bitmek bilmiyor!..
En büyüğünden, en küçüğüne kadar “profesyonel futbol şubesi olan” bütün kulüplerimiz “birkaç istisnası hariç” borç batağında çırpınıyor; hem de “yılaşırı” Ankara seferleri ile “sigorta ve vergi borçlarında affedilme / yeniden yapılandırılma gibi” kıyaklar elde etmelerine rağmen!..
Elbette, “bunun baş sorumlusu”, uzun yıllardan beri “doğru dürüst bir Kulüpler Yasası çıkarmayarak” gelip giden ve “Benden sonra tufan” diyen başkan ve yöneticilere yeşil ışık yakan siyasi iradedir!..
Elbette, böylesine rezil bir mali çarkın dönmesinin, döndürülmesinin ve de “birçok kişiyi haksız olarak zenginleştirirken”, kulüplerin borç bataklarında kıvrandırılmasının “başaltı sorumlusu”, çok ama çok açıktır ki, “istediği zaman istediği talimatı değiştirerek yürürlüğe sokan” ama ne yazık ki, transfer hovardalığı başta “mali batağa yol açan kara deliklere ses çıkarmayan”, dahası “bu konularda denetimi sağlayacak birkaç zorunlu adımı bile atmayan” Futbol Federasyonlarıdır!..
Ve elbette, bu “sonu olmayan” gidişin “bir diğer başaltı sorumlusu” da, yönetim direksiyonunu ellerinde tutan, “frene basacaklarına, durmadan gaza basan” ve “borç üstüne borç yığan” kulüp başkanları ve yöneticileri ile “onlara göz yuman” kulüp Genel ve Divan Kurulları, yani kulüp üyeleridir!..
İşte gazetelerde çıktı haberi; “4 büyüklerin bir yıl öncesine göre ‘borç toplamı’ yüzde 31,5 artarak 6,5 milyar lirayı aşmış!..”
Eeee, bir de “bu haberin çıktığı” sayfaların “öteki haberlerine, özellikle transfer haberlerine bir bakın”, sanırsınız ki, “Avrupa / Dünya karmaları kuruluyor” ve “borç batağındaki kulüpler, statlarının altındaki darphanelerde” para basıyor; olacak şey mi?..
Yıllardan beri “ne yaptıklarını ve ne yapmak istediklerini” anlamadığım, ama “Kulüpler Yasası’nın çıkmaması için” her türlü kaşkarikoyu sahneye koyduklarını ve siyasetçileri kandırdıklarını gördüğüm Kulüpler Birliği Vakfı yönetimleri ile el ele veren Futbol Federasyonu yönetimlerinin, hâlâ “duruma seyirci kaldıkları” da ortada; işte bir “olacak şey” mi, daha!..
“Olacak şey mi” ama, herkes görüyor ve biliyor ki; “oluyor”, zira “Böyle gelmiş, böyle gidiyor” ve de laf salatalarından öteye “bu acı tabloya tedbir getirecek” hiç bir şey yapılmıyor, yapılmayacak!..
Ve de… Sadece “bugünkülerin” adlarını yazıyorum (Geriye doğru olanların adlarını yazmaya kalksam, tüm Uluç Market yetmez); Aziz Yıldırımların, Dursun Özbeklerin, Fikret Ormanların ve benzerlerinin saltanatları devam edecek. Zira “onlardan sonra tufanmış”, kimin umurunda?..

Basına bakın!..

Kaç yıldır, spor basınımız “Galatasaray’ın borçları” ile uğraşıyor, gün geçmiyor ki, birkaç gazetenin spor sayfasında “maç günlerinin ertesi hariç” manşet yapılmasın!..
“Battı, batıyor, batacak” müjdeleri, “Ceza aldı, daha da alacak, alıyor” manşetleri de cabası!..
Bir de baktık ki, “aynı gazetelerin spor sayfalarında” aynı günlerde bir haber çıktı; “4 Büyüklerin borçları 6,5 milyar lirayı aştı!..”
Okuyorsunuz haberi, “borçtu, artmaydı, alacaktı” falan bir yığın rakam ve “sonuç tablosu” çok net!..
Aaaa… “Borç / Alacak farkı” en büyük olan kulüp meğer Galatasaray değil, Beşiktaş imiş; bu fark, yüzde 22,6 artışla 1.548.531.211 liraya yükselmiş!..
Aaaa… “Borç / Alacak farkı” itibariyle, “ikinciliği” de almıyormuş, Galatasaray; ikinci, “yüzde 38,5 artışla Fenerbahçe olmuş; 920.348.918 lira!..
Peki ya Galatasaray; o yüzde 17,7 azalmış olan “Borç / Alacak farkı” ile üçüncülükte; 792.000.000 lira!..
(Elbette bunda “Riva ve Florya’nın pasif değerden aktif değere çevrilmesi, “doğru ya da yanlış” şekilde değerlendirilmesi başrolü oynadı, ama, o arsalarda ihaleler yapıldıkça ve konutlaşma devam ettikçe gelirler gelmeye devam edecek ve Galatasaray’ın bütçesine “artı” olarak katkı yapacak. Durum; “Satıldı, gelen geldi, bitti” değil. Yani, Galatasaray’ın Borç / Alacak farkını azaltacak gelir kaynağı hâlâ o arsalarda var ve sarı - kırmızılılar, bu kaynağı Florya ve Riva’yı alarak yapılandıran Başkan ve yönetimlere dua etmeli.)
Dördüncü sırada “yüzde 35’lik artış” ile Trabzonspor geliyor; Borç / Alacak farkı; 674.622.977 lira!..
Ne yazık ki, “3 Büyüklere göre, daha iyi olan bu tabloya rağmen”, son günlerde gazetelerde çıkan ve Başkan Muharrem Usta’yı fena hâlde öfkelendiren ve “Yapanlar da, yaptıranlar da hak ettikleri bulacaklar” dedirten “Alacaklılar haciz koydurdu, kupalar bile satılabilir” haberleri üzücü!..
Şimdi, bu tablo ortada iken, “Beşiktaş’ı, Fenerbahçe’yi bir yana bırakıp “Galatasaray’ın borçları ile uğraşmakta yarışan”, yani resmen ve alenen “kulüp ayrımcılığı yapan” spor basınımıza bilmem ki, ne demeliyiz; siz söyleyin sevgili okurlar?..

Tarihe geçti!..

Evet, “Duyduk duymadık” demeyin; Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, tarihe geçti. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, “Türkiye’de ilk defa bir kulüp başkanı için” 6222 sayılı “Sporda şiddet suçları” özel yasasına göre, “bir kulüp başkanına attığı tokat” sebebi ile, “1 yıl seyirden yasaklama tedbiri uygulaması kararı verdi” ve kulübe tebligat çıkardı.
Tedbir kararı, “Türk Ceza Kanunu’nun, spor sahalarında işlenen suçlarla ilgili maddeleri uygulanarak verildi”; bu maddeler “Spor alanlarında kasten yaralama veya mala zarar verme suçlarını” kapsıyor ve tedbir kararı, “şikâyet şartı” aranmaksızın veriliyor.
Kararda, “Aziz Yıldırım hakkında 6222 sayılı Yasa’ya göre takibat devam edecek; dava açılırsa, mahkeme ‘kaldırılmasına karar vermezse’, dava bitene kadar yasak sürecek” de deniliyor.
Bilmem ki, “böyle bir tarihe geçiş için” Fenerbahçe camiası ne düşünüyor; bir kamuoyu araştırma şirketi, anket yapsa da öğrensek!..

Şaka!..

Düşünüyorum; acaba, “Borç / Alacak farkı” tabloları, “Galatasaray’dan çok daha kötü olan” Beşiktaş ve Fenerbahçe dururken “Galatasaray ile uğraşan” spor basınımızı “haklı çıkaracak” bir başka tablo mu var ortada?..
Yoksa, “Beşiktaş ve Fenerbahçe yönetimleri bu tabloyu değiştirebilirler, ama Dursun Özbek ve yönetimi durdukça, Galatasaray’da bu umut yok, onun için Galatasaray kulübüne odaklanmalıyız” diye mi düşünüyor, spor basınımız ve “Galatasaraylılar uyansın” diye, onun için mi durmadan “Galatasaray’ın borcunu” yazıp duruyor; ne dersiniz Galatasaraylılar?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.