Golcü niçin gecikti?..

Bence üç ihtimal var. Birincisi basiretsizlik, ikincisi Terim’i yıldırma politikası, inanmak istediğim üçüncüsü ise satıştan gelen paranın beklenmesi…

Önüme çıkan, çıkmayan Galatasaraylı soruyor, kimi yüz yüze, kimi mailden, kimi telefondan, kimi mesajla; “Ne yapıyor Galatasaray Başkanı, hâlâ bir forvet, bir golcü alamadı, işte Türkiye Kupası geldi, ardından hemen lig başlıyor, bu nasıl yöneticilik? Sezon başı olduğu gibi gene uyutuluyor muyuz?..”
Sıkkın, endişeli, üzgün, kızgın, öfkeli Galatasaraylılara verdiğim cevapları, özetleyeyim. İşte, Galatasaray Başkan ve yönetiminin, bugüne kadar “uykularını kaçırdığı, gece kâbuslar gördürdüğü hâlde, beklenen ‘golcü’ transferini bugüne kadar yapmamaları ya da yapamamaları” konusundaki düşüncelerim:
1 - Sezon basındaki gibi bir “basiretsizlik, beceriksizlik” krizine gene girmiş olabilirler!..
2 - Fatih Hoca’nın “isyan edip ‘Artık ben yokum’ diyerek bırakıp gitmesini” sağlamaya çalışıyorlar, senaryoyu yazdılar, sahneye koyuyorlar!..
3 - Fatih Hoca’yı, takımı, taraftarı, camiayı mutlu edecek “gerçek bir yıldız” forvet / golcü transferi (ki, onu buldular) için UEFA’nın da itiraz edemeyeceği bir transfer ücreti ödeyeceklerinden” kasaya “o parayı koymaya çalışıyorlar”; Rodriguez’den kalana, Belhanda’dan geleceği de eklemek için, beklemedeler. “Biraz sabır, eli kulağında” diyorlar!..
Bu üç ihtimalden “ilkine” hiç ihtimal vermiyorum. “Sezon başı tecrübesinden sonra”, gene ve böyle bir “beceriksizlik ve basiretsizlik tüneline gireceklerini” sanmıyorum.
“İkinci ihtimal”; bu konuda, İstanbul-Urla arasındaki 800 kilometreyi aşıp kulağıma gelen “öyle şeyler duydum” ki; “Olamaz, olmaz” diyemiyorum. Ama “Evet, sebep bu” da diyemiyorum.
Aklıma, mantığıma “uygun” ve elbette “gönlü Galatasaray’dan yana olan” bir spor insanı olarak, “Üçüncü ihtimal” için; “İşte gecikmenin sebebi yüzde 90 budur” diyorum!..
Zaten “ancak bu ihtimal gerçekleşirse”, sezon başındaki gaflet ve “bu gafletin getirdiği büyük mali kaybın, Şampiyonlar Ligi’nden elenmenin, puan cetvelindeki düşüklüğün sorumluluğu” affedilebilir!..
Bu arada, bir de “bazı yorumcu arkadaşların kör değneğini beller gibi” tekrarladıkları bir görüş var; “Efendim, Galatasaray 30 gol atmışmış, onun için ‘golcü’ yerine defansını takviye etmeliymiş!..”
Otuz golün kaçı kaç maçta atılmış, ona bakan yok; “bir 6’lık, iki 4’lük, 2 üçlük maç var, yani ‘rakiplerin dağıldığı 5 maçta 20 gol!..”
Kalan 12 maçta atılabilen gol sayısı sadece 10; o 10’un ve toplam 30’un kaç tanesini “forvetler atabilmiş” bir de ona bakalım da, sonra “Galatasaray’ın öncelikle golcüye ihtiyacı olup olmadığına” karar verelim!..
Çok açık bir gerçek var ortada; Mustafa Cengiz ve yönetimi, “şampiyonluğu getirebilecek bu büyük açığı kapatacak” bir golcü / forvet almalıdır; gerisi lafügüzaf!..