Ayaküstü...
27 Ocak 2015 01:00
-Köşe yazarının toplumsal sorumluluk hissetmediği nereden anlaşılır?...
"-Her gün bir kadının aşk cinayetine kurban gittiği ülkede kadınları aptal gösteren yazılar yazmasından..."
...
-Kendini yetersiz hissettiği nereden anlaşılır?...
"-Beklenenden iyisini vermezse yetmeyeceğini düşünmesinden..."
...
-Bir köşe yazarı ne zaman en mantıklı tavrını alır?...
"-Saçma ve sorumsuz davranacağına yazmamayı tercih ettiği zaman..."
...
-Bir köşe yazarı mutluluktan ne anlıyor?...
"-10 dakika gündem olmak..."
...
-Köşe yazarlarıyla bulutlar arasındaki ortak nokta nedir?...
"-İkisi de içindekini tepemize döküyor..."
...
-Bir köşe yazarının popülist olması vicdan sahibi olmasına neden tercih ediliyor?...
"-Toplum partal atanları gerçekleri söyleyenlerden daha kolay gördüğü için..."
...
-Yoğurtla kötü köşe yazarının arasında ne fark vardır?...
"-En azından yoğurttan bir cacık olur...
Öğrendim ki;
"-Geçmiş unutulmuyor... Çünkü bütün 'ilk'ler orada kalmıştır..."
TERS AÇI
"-Doğalgaz faciası!.."
(...Uğur Arslan'dan)
Ana Kumanda
(...BEYAZ TV / Beyaz
Futbol)
AHMET ÇAKAR: Köpek niye plasentasını yer biliyor musunuz?... Hayvan uzmanıyım ben!..
ERTEM ŞENER: Hocam sen insan doktoru değil miydin?...
AHMET ÇAKAR: Fark etmez... Her şeyi bilirim ben!..
KRAMPON
ERTEM Şener; bundan sonra İbrahim Hacıosmanoğlu'nun Beyaz Futbol'dan çaldığı süreyi, programın sonuna ekleyeceklerini açıkladı...
...
EMRE Belözoğlu'nun sakatlığına nasıl tepki vermesi gerektiğini bilemeyen Fenerbahçe taraftarının hali içler acısı...
...
KADRODA kendine yer bulmayan futbolcu, belediyenin kadrolu eleman alacağını duyunca harıl harıl KPSS'ye çalışmaya başladı...
...
FUTBOL topuyla Yetenek Sizsiniz'e katılan Sabri Sarıoğlu, Samsun elemelerini geçemedi...
Erzurum ağzı...
-Erzurum şehir merkezinde gar galınlıği 40 cm'ye ulaşmasiyle hayat normale döndi...
...
-Hıngel, cılbıra, aşmali yahni, kartol otutturmasi, eşkili dolma, yarpağ sarmasi, su böreği, kavurma; bunlara ey çalışın gızlar yoğsa evde galırsız...
...
-Ey ki galplerin gırılırken çığardıği sesi gulağlarımız duymir...
...
-Gözde cırbıti, ağızda soğurdi, burunda fırtıği donduran soyuğlar nihayet Erzurum'da...
...
-Hayat sınavının bütleri yoğ, ona göre hazırlanın...
...
-Ben senin benimle cağ kebap yediğden sora, limonli kıtlama çay içebilme ehtimalini sevdım zalım...
...
-Erzurumlular normal kola içmezler. Coca cola zero alır, kıtlama şekernen içerler...
...
-Gendimizi gandırmiyağ, içimizi asıl üşüten soyuğ havalar değil!
...
-500 kişiliğ dügünlerde kimin ne tağtığıni unutmayan ezelere, bibilere saygı duymağ gerek.
...
-Havalar soyuğ, yerler bumbuz, gındıllanıp gıngayi tikmağ diye bir şey var...
(...@erzurumagzi)
İtirafım var...
(...isim: ismet ...şehir: istanbul ...yaş: yirmialtı)
Arkadaşım anlatınca "Yaz" dedim ama imkanı yokmuş, ben yolluyorum...
Yaya için düğmesi olan trafik ışıklarında beklerken, kendisi gibi bir genç gelmiş...
Sürekli düğmeye basınca bizimki dayanamamış, "Telaş yapma yanar şimdi" demiş...
Diğerinin cevabı boğayı devirecek cinsten;
"-Yok abi, çok basıyorum ki, kalabalık zannetsinler..."
(omer.soztutan@tg. com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
Bizim pano
SERDAR: Ya Emin abi ayağına dikkat et biraz!.. Bu ayakkabılara boya sürülmüyor...
EMİN: Nubuk oğlum onlar, diş fırçasıyla temizlenir...
SERDAR: Valla mı?.. Ne kadar macun süreceğim?..
Temel bir gün...
Polis aşırı süratle giden Temel'i "Hooopp" diye durdurmuş...
Temel ceza yememek için, "Acil bir durum var efendim, kayınvalidem hücreleri süratle eritip acayip zayıflatan haplardan bir avuç içmiş, onu hastaneye yetiştirmeye çalışıyorum" demiş...
Arka koltuğa bakıp kimseyi göremeyen polis "Hani" diye sormuş;
"-Orada kimse yok?..."
Hızla geriye dönüp bakıp yüzünü ekşiten Temel ağlamaklı bir sesle cevaplamış,
"-Yapma yaa... Tüüühh, çok geç kalmışız bee..."
Parçalanma...
Keşke her şey böyle ikiye bölünebilse...
Böylece herkes bön ve cahil bütünlüğünden kurtulabilse...
Bir bütündüm ben ve her şey doğal, karmakarışık ve anlamsızdı gözümde...
Her şeyi gördüğümü sanıyordum, oysa gördüğüm bir kabuktu yalnızca...
Eğer bir gün kendinin yarısı olabilirsen; bütünlüğü olan beyinlerin sıradan zekâsını aşan şeyleri anlayacaksın...
Kendi yarını ve dünyanın yarısını yitirmiş olacaksın...
Ama geride kalan o yarı, bin kez daha derin, daha değerli olacak...
Hatta her şeyin sana benzer şekilde ikiye bölünüp parçalanmasını isteyeceksin...
Çünkü güzellik, bilgelik ve adalet parçalardan oluşan şeyde vardır...
(...İtalo Calvino)