İbâdetleri doğru ve ihlâs ile yapmalıdır

A -
A +
İhlâs, ibâdetleri, Allahü teâlâ emrettiği için yapmaktır. İlim ve ihlâs ile yapılan ibâdet, insanı, dünyâda küfürden, günâhdan, âhirette de, Cehennem azâbından kurtarır.

Âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerde, ihlâs ile ibâdet yapılması emir olunmaktadır. İhlâs, ibâdetleri, Allahü teâlâ emrettiği için yapmaktır. Mansûr bin Ammâr hazretleri, şâhit olduğu bir hâdiseyi şöyle anlatmaktadır:
"Bizi ziyârete gelen, ibâdetini yapan, geceleri teheccüd namazı kılan, gözünden yaş eksik olmayan bir tanıdığım vardı. Bir müddet onu göremeyince, hasta olduğunu öğrendim ve ziyâretine gittim. Onu yüzü siyahlaşmış, dudakları şişmiş, gözleri masmâvi olmuş bir hâlde gördüm. Kendisine, Lâ ilâhe illallah demesini söyleyince, bana kızgın kızgın bakıp gözlerini kapattı. Ben tekrar;
-Eğer Lâ ilâhe illallah demezsen, senin cenâzeni yıkamam, namazını kılmam deyince, gözlerini açtı ve;
-Kelime-i tevhîd ile benim arama bir engel kondu dedi. Bunun üzerine kendisine;
-Ey arkadaş, sen namaz kılıyordun, oruç tutuyordun, geceleri teheccüd kıldığını söylüyordun ne oldu bu ibâdetlerin diye sorunca;
-Evet bunları, Allah için değil, insanlar görsün diye, gösteriş olarak yapıyordum. Kendi başıma evime çekilince, şarap içerdim. Rabbime isyân edip, günâh işlerdim. Bir müddet bu hâl üzere devâm ettim. Ben bu hâlde iken bir hastalığa yakalandım. Ölmek üzere iken çocuklarıma;
-Beni evin ortasına çıkarın ve elime Kur'ân-ı kerîmi verin, dedim. Kur'ân-ı kerîmi alıp, okuya okuya Yâsîn sûresine geldim ve; 'Yâ Rabbî! Bu Kur'ân-ı kerîm hürmetine bana şifâ ver, bu ağır hastalıktan kurtar. Bir daha günâh işlemeyeceğim' diye duâ ettim. Duâm kabûl olunup hastalıktan kurtuldum. Fakat iyileşince, tekrar eski hâlime dönüp yine günâhla ve isyân ile vakit geçirmeye başladım. Şeytan beni yine saptırdı. Tövbemi bozmuş ve günahlara dalmış bir hâlde bir müddet daha gün geçirdim. Yine şiddetli bir hastalığa yakalandım. Neredeyse ölecektim. Yine evin ortasına çıkarmalarını ve Kur'ân-ı kerîmi elime vermelerini söyledim. Önceki gibi duâ ettim ve hastalıktan yine kurtuldum. Ama bir müddet sonra yine tövbemi bozdum, günâhlara daldım. Şiddetli hastalığa bir daha yakalandım. Duâ etmek için beni evin ortasına çıkarmalarını söyledim. Bu amansız hastalıktan kurtulmak için duâ edince gaybdan bir ses defâlarca tövbemi bozduğumu ve artık kurtulamayacağımı söyledi...
Bunları anlatınca, ibret ve dehşet içinde yanından ayrıldım. Biraz uzaklaşınca, öldü haberini aldım. Allahü teâlâdan sonumuzu hayır eylemesini dileriz."
Netice olarak, ibâdetleri doğru ve ihlâs ile yapmalıdır. İlim ve ihlâs ile yapılan ibâdet, insanı, dünyâda küfürden, günâhdan, âhirette de, Cehennem azâbından kurtarır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.