"Mal azalıyor fakat ömür de bitiyor"

A -
A +

Allahü teâlâya inanan, Onun emirlerini yapar, yasak ettiklerinden sakınır. Misafirlerine ikrâm eder, cömert olur. Malı ve mevkiyi herkese iyilik etmek için ister...

Misafire ikrâmda bulunmak sevaptır. Resûlullah efendimiz; (Misafire ikrâmda bulununuz!) ve hazret-i Ali'ye hitâben de; (Yâ Alî! Kâfir de olsa, komşuna, misâfire ikrâm eyle) buyurmuşlardır. Misafire ziyâfet vermek, yaratılmışların ikincisi olan İbrâhîm aleyhisselâmın da sünneti idi. Mâ-lâ-büdde kitabında; "Gelen misâfire üç gün ziyâfet vermek, müekket sünnettir. Sonraki günlerde müstehabtır" buyuruluyor.
Bizans İmparatoru Herakliyüs, Peygamber efendimize birkaç hediye ile, hizmet etsin diye bir de doktor göndermişti. Doktor gelince, kendisine kalacak yer hazırlanmış, yeme, içmesi temin edilmişti. Aylarca kendisine hasta gelmeyince, Peygamber efendimizin huzuruna çıkmış ve;
-Efendim, buraya, size hizmet etmeye geldim. Bugüne kadar, bir hasta gelmedi. Boş oturdum, yiyip içip, rahat ettim. Artık gideyim, diye izin isteyince, Resûlullah efendimiz;
-Eğer daha kalırsan, misafire hizmet etmek, ona ikrâm etmek, Müslümânların başta gelen vazifesidir, buyurmuştur.
Abdullah bin Mübârek hazretleri misâfirperverdi. Canının istediği bir şeyi misafirsiz yemezdi. Sebebini sorduklarında;
-Kıyâmet günü misafir ile yenenden suâl olunmayacağını duydum da ondan diye cevap verirdi. Onun çok ikrâmda bulunduğunu gören birisi;
-Malınız azalıyor, misafire ikrâm işini biraz azaltsanız dediğinde;
-Evet mal azalıyor fakat ömür de bitiyor buyurdu.
Misafir, ev sahibinden tuz ile ekmekten başka bir şey beklememelidir. Ev sâhibi, misafire lokma uzatmalı, eline su dökmelidir. Halîfe Hârûnürreşîd hazretleri, misafirinin eline ibrikle su dökerdi. Misafirin sevdiği şeyi, ağzına vermelidir. Temiz yere düşürdüğünü alıp ona vermelidir. Kirlendi ise, kediye ve başka hayvanlara bırakmalıdır. Böyle evin bereketi artar.
Netice olarak, Allahü teâlâya inanan, Onun emirlerini yapar, yasak ettiklerinden sakınır. Hiç kimseye kötülük yapmaz. Kendine kötülük yapanlara karşı sabreder. Kendi yaptığı kusurlara tövbe eder. Sözünün eri olur. Her iyiliği Allah için yapar. Kimsenin malına, canına, nâmusuna göz dikmez. Çalışırken, alışveriş ederken, kimsenin hakkını yemez. Herkese iyilik eder. Şüpheli şeylerden kaçınır. Makam sâhiplerine, zâlimlere yaltaklanmaz. İlim ve ahlâk sâhiplerine saygı gösterir. Arkadaşlarını sever ve kendini sevdirir. Kötü kimselere nasîhat verir, onlara uymaz. Küçüklerine merhametli ve şefkatli olur. Misafirlerine ikrâm eder, cömert olur. Malı ve mevkiyi herkese iyilik etmek için ister. Kendini beğenmez, Allahü teâlânın her ân gördüğünü ve bildiğini düşünerek hiç kötülük yapmaz...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.