En büyük tehlike: İnsanın kendini beğenmesi!

A -
A +

Din Büyüklerimiz buyurdular ki: "En büyük tehlike, insanın kendisini tanımaması, Allahü teâlânın nimetlerini unutması ve kendini bir şey sanıp beğenmesidir..."

İnsanın yaratılışında, hayvânî rûhun arzuları bulunduğu için insan, malı, parayı sever. İnsanda görülen öfke, intikam, kibir gibi sıfatlar da bu arzudan doğmaktadır. Kişinin, kendi üzerinde hakkı bulunanları, yani tanıdıklarını ziyâret etmemesi kibrindendir, kendinden aşağı olanları ziyâret etmesi ise tevâzûsundandır. Yanına başkasının oturmasını istememek, hastalarla birlikte oturmamak, evinin işini yapmamak, evine lâzım olan şeyleri satın alıp evine getirmemek, kullanılmış elbisesini tekrar giymek istememek, hep kibir alâmetidir. İşbaşında iş elbisesi giymek istememek,  fakirlerin dâvetine gitmeyip, zenginlerin dâvetine gitmek de tekebbürdür. Akrabasının ve çocuklarının muhtaç oldukları şeyleri temîn etmemek ve doğru sözü kabul etmeyip münâkaşa etmek, kusurunu, kabahatini bildirenlere teşekkür etmemek, herkesin yanında olursa riyâ olur. Hem yalnız iken, hem de başkalarının yanında yaparsa, kibir olur.

Hadîs-i kudsîde;
(Azamet ve kibriyâ bana mahsustur. Bu iki sıfatta, bana ortak olmak istiyenlere, çok acı azâb ederim) buyuruldu.

Abdullah bin Mübârek hazretleri;
"İnsan; nefis, şeytan, münâfık gibi üç düşmanla karşı karşıyadır ve bunlardan kurtulmak çok güçtür" buyurmuştur.

Resûlullah efendimiz, mal satmış, satın almış ve satın alması daha çok olmuştur. Ücret ile çalışmış, çalıştırmış ve ortaklık yapmıştır. Başkasına vekîl olmuş ve vekîl yapmıştır. Hediyye vermiş ve almıştır. Ödünç ve âriyet mâl almıştır. Vakıf yapmıştır. Dünya işi için kimseye kızmamış, incitecek bir şey kimseye söylememiştir. Yemin etmiş ve ettirmiştir. Yemin ettiği şeyleri yapmış, yapmayıp kefâret verdiği de olmuştur. Latîfe yapmış ve söylemiş, latîfeleri hep hak üzere ve faydalı olmuştur. Peygamber efendimizin yaptığı bu işleri yapmaktan çekinmek, utanmak da, kibir olur. Çok kimse burada yanılmakta ve tevâzû ile tezellülü, zilleti birbiriyle karıştırmaktadır. Nefis, burada da, çok kimseyi aldatmakta, kibri vakâr, zilleti de tevâzû olarak göstermektedir.

İmâm-ı Rabbânî hazretleri, bir talebesine hitaben;
"Oğlum, bütün varlıkların hülâsası, özü olan insan, eğlence için, oyun için, yiyip içmek, gezmek, yatmak, keyif sürmek için yaratılmadı. Kulluk vazîfelerini yapmak, Rabbine itâat, tevâzû, kuvvetsizliğini, ihtiyâcını göstermek, Ona sığınmak ve yalvarmak için yaratıldı" buyurmuştur.

Netice olarak Din Büyüklerinin sevdiklerine sık sık buyurdukları gibi:
"En büyük tehlike, insanın kendisini tanımaması, Allahü teâlânın nimetlerini unutması ve kendini bir şey sanıp beğenmesidir."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.