Rüyaları gerçekleştirmenin en kısa yolu uyanmaktır

A -
A +

Yeni bir sezonu yönetici demeçleri ve teknik adam sitemleriyle başlattık. Yine şikâyetler gani, yine hakemlerden memnuniyetsizlik en acımasızından. Üstelik kimsenin susmaya ve kendi öz eleştirisini yapmaya niyeti yok…

Ligin henüz birer maç oynamış takımlarına giysi provası yaptırmanın hiç âlemi yok.
Ne Fenerbahçe bu kadarla yetinecektir, ne de Beşiktaş’ın oyunu bu seviyede kalacaktır. Trabzonspor ve Galatasaray’ın iştahlı ve araştıran oyunları da mevcudun üstüne koymaya çok müsaittir…
Şimdi ‘ayarlama’ dönemindeyiz...
Avrupa’sı olan var olmayan var, Avrupa’sı bir ay sonra olacak olan var, hiç olmayacak olan var. Bütün dinamikler bu duruma göre ayarlanacaktır; ama görüldüğü kadarıyla kimsenin de sabırlı olmaya niyeti yoktur...
Kadrosuna daha oyuncu katacak olanlar var, olanı henüz oynatamayıp hazırlamaya çalışanlar var. Daha ilk haftanın sonuçlarına göre lige kalıp yapmak, mayısı şimdiden hissetmek ‘erken öten horoz’ muamelesine maruz kalabilirler ki; sonu hüsranla biter…
Beşiktaş ezberi en güçlü takım...
Çok iyi oynamazken bile bildiği bazı şeyleri yaparak üstünlük sağlayabiliyor ki; bunun üstüne koyacağı ve kendini eylülün ortasındaki maceraya göre ayarladığı kesindir...
Fenerbahçe ise iki arada bir derede kalmanın sancılarını yaşıyor. Henüz kadrosunu tamamlamış olmadığı ve bunu sağlayamadan kendini yarışın içinde bulmanın sıkıntısı ile baş başadır... Avrupa’nın ön elemeleri için hazır olmaya çalışırken ligin başlayan yarışı ve Ekici ile Giuliano gibi iki önemli adamı kullanamamanın sıkıntısını yaşıyor...
Bu kötü hâlidir ve kesinlikle atlatacaktır…
Trabzonspor temaslı oyuna girmek ve maçı bırakmayan oyuncu grubuna sahip olmanın ‘grup fotoğrafı’ ile karşımıza çıktı. Güçlü ve hayli moralli bir takıma karşı hem direndi hem de maçı çevirip almayı başardı...
Galatasaray ise geçmişin alışkanlıklarını Kayserispor karşısında yediği tek golde yaşadı ve kalan bütün dakikalarda hep üstün oynadı...
İştahlıydı ve yardımlaşıyorlardı…
Son iki sezonun üstünde bir hızla oynamayı başardılar ve kolay gol atabilen bir takıma dönüştüler. Onlarda üstüne koyma ihtimali çok yüksek takımlardan birisidir...
Ayrıca...
Trabzonspor ve Galatasaray seyircisini de maçın içine ve takımın arkasına çekmeyi başarmış iki takımdı.
Gerçi Beşiktaş seyircisiz, Fenerbahçe ise deplasmanda idi...
Onları da görmek için sabırlı eleştiri yapmalıyım...
Buradaki gerçek resim, ancak lige verilen aranın ardından oynanacak lig haftasından sonra şekillenmeye başlayacaktır…

YA DİĞERLERİ… 
Başakşehir bildiğiniz gibi...
Onların problemi Avrupa macerası sırasında ne kadar hırpalanacağında yatıyor...
Osmanlıspor’u sıkıntılı bir sezonun beklediği açıkça görünüyor...
Malatyaspor’un sert çıkışı da sanal olabilir, Alanyaspor ve Antalyaspor’un kayıpları da...
Ben Bursaspor’da da bir şeylerin iyiye ve olumlu sonuçlara doğru değişmek üzere olduğunu hissettim…
Sivasspor’un takım olabilmesi biraz zaman alabilir, Göztepe verdiği güçlü ve olumlu sinyallere karşılık taraftarının bir güç haline dönüşmek yerine aşırı sevgiden dolayı takımına zarar vermesi durumunu yaşamaz ve kontrol edilebilirse, o olumlu sinyallerin karşılığını alabilir...
Gençlerbirliği ve Karabükspor bildiğin gibidir, değişen pek fazla bir şey yoktur ve ligin ortalama oynayan takımları olarak kalacaklardır…
Şimdiden ne düşer ne yukarıya oynar mesajını hissettirmişlerdir…
Onlardan ancak ‘sürpriz’ ve ‘haftalık’ başarılı sonuçlar, hatta bir-iki adet de ‘sansasyonel’ sonuçlar görebiliriz; o kadar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.