“Üstünlüklerini bize de anlat!"

A -
A +
Bir grup Sahabe Peygamber efendimizin mescidinde oturmuş, birbirlerinin Resûlullah zamanındaki üstünlüklerini konuşuyorlardı...
 
Ali bin Ahmed Kureşî hazretleri hadîs âlimidir. 409 (m. 1018) yılında doğdu. 486 (m. 1093) yılında vefât etti. Ali bin Ahmed hazretleri, yazmış olduğu "Fezail-üs-Sahâbe" adlı risalede, Muâviye bin Ebî Süfyân’ın üstünlüklerini şöyle anlatıyor:

İbn-i Abbâs (radıyallahü anhüma) şöyle anlatır:

Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) mescidinde bir grup Sahabeyle oturmuş, birbirimizin Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanındaki üstünlüklerini konuşuyorduk. Bu sırada içeriye, uzun boylu, kısa boyunlu, geniş omuzlu ve yüzü örtülü bir zât girerek bize selâm verdi. Selâmını aldık. Yanımıza oturdu ve “Ey Eshâb-ı Resûlullah! Görüyorum ki, Allahü teâlâ sizi hayır için bir araya getirmiş bulunuyor” dedi. Biz de ona “Sen bizimlesin” dedik. Bize, “Niçin toplandınız?” diye sorunca, biz de “Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanındaki faziletlerimizi konuşuyoruz” diye cevap verdik. “Senin de tespit ettiğin faziletin var mı?” diye ona sorduğumuzda “Evet! Ben sizin hiçbirinizde bulunmayan bazı hasletler ile faziletli kılındım” dedikten sonra yüzünü açtı. Yüzünü açınca, bu zâtın Muâviye bin Ebî Süfyân (radıyallahü anh) olduğunu gördük. Ona tekrar selâm verip, “Bu üstünlüklerini bize anlat. Belki içimizden bunları bilen vardır” dedik. Muâviye bin Ebî Süfyân (radıyallahü anh) bunun üzerine anlatmaya başladı.

“Bir gün Resûlullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) hanımı olan kızkardeşim Ümmî Habîbe’nin evinde idim. Saçımı taramış, gözlerime sürme çekmiş bir hâlde iken uyku bastırdı ve kızkardeşimin dizine başımı koyup uyudum. Bu arada Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) içeri girince kardeşim başımı dizlerinin üzerinden kaldırıp, yastığa koymak istediğinde Resûl-i ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) 'Dizlerinin üzerinde kalsın, yâ Ümmî Habîbe!' dedikten sonra, 'Ey Ümmî Habibe! Onu çok mu seviyorsun?' buyurmuş. Kızkardeşim de 'Evet yâ Resûlallah! Nasıl sevmeyeyim? O kardeşimdir' dediğinde Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem), 'Ey Ümmî Habîbe! Onu sev. Çünkü onu Allah seviyor, melekleri ve Resûlü, seviyor' buyurmuştur” dedi. Anlattıklarını dinledikten sonra, biz de ona "doğru söyledin" dedik...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.