Sağlık çalışanlarımıza şükranla -2-

A -
A +
Dünya Sağlık Günü münasebetiyle sağlık çalışanlarımıza minnet ve şükranlarımızı sunduğumuz yazımıza bugün de devam ediyoruz... Bu bağlamda sağlık çalışanlarına karşı saygılı, anlayışlı, değer veren bir tavır içinde olmak, onları rencide edici her türlü davranış ve söylemlerden uzak durmak vefa borcumuzdur. Sağlıktan büyük zenginlik yoktur. Her şey, sağlıkla güzeldir. Sağlıklı yaşayan, sağlıklı yaşlanır. Hayallerimiz, hedeflerimiz, hayatta bizi ayakta tutan her ne varsa hepsinin ana kaynağı sağlıktır. Toplumun sağlığı, bireylerin sağlıklı olmasıyla mümkündür. Mutlu bireyler ve toplumlar olmamız için gereken ilk şart sağlıklı olmaktır. Derler ki temiz su temiz gıda temiz çevre de sağlığın temelidir. Evet sağlıklı olmada; temiz beslenme, temizliğe dikkat, egzersiz, zararlı alışkanlıklardan uzak durmak; temiz hava, yaşama sevinci ve stressiz hayat, zararlı ortamlardan uzak durmak vb. gibi tedbirler çok önemlidir. Sağlığın kıymeti, onu kaybettikten sonra daha iyi anlaşılmaktadır. Çekilen sıkıntılar bizi ve sevdiklerimizi üzmekte, bazen telafisi imkânsız zararlara, acılara sebep olmaktadır. Bizim ve sevdiklerimizin mutluluğu, sağlıklı olmamıza bağlıdır. Vücudumuz sağlıklı olduğunda, beynimiz de sağlıklı çalışmaktadır. Gençken yaptığımız her yatırım bize sağlıklı bir yaşlılık getirir. Hastalıklara yakalanma riskimiz azalır. Daha uzun ve huzurlu bir hayat sürme ihtimalimiz artar. Bu da mutlu bir yaşlılık demektir. Sağlıksız uzun bir ömür, acı hüzün ve ıstırap demektir. Vücudumuz bizim kafesimizdir. Biz bu kafesin içinde yaşamak zorundayız. Bu yüzden onu en iyi şekilde beslemeli, en iyi tedbirleri almalı, en güzel şekilde korumalıyız. Böyle davrandığımızda vücudumuz bize büyük bir mutluluk bahşederek teşekkür edecektir. Hayat, bizlere çok değerli bir hediyedir. Kendimize sık sık hatırlatmamız gereken en önemli şey budur. Sağlıklı ve sevgiyle kalın...               Seyfettin Karamızrak
    ŞİİR                        Unutamam   “Unutursun” diyorlar, unutamam sultanım, Aşkımızı bilmiyorlar, unutamam sultanım.   “Bahar yaz geçsin hele, bakarsın başka güle” İnsan bir kez sevince, unutamam sultanım.   Mecnun'u da görmezler, Kerem’i de bilmezler. Âşıklar hiç 'ölmezler', unutamam sultanım.   Bülbüle bak, unuttu, gül kendini avuttu. Aşkım dünyayı tuttu, unutamam sultanım.   Pervaneye ne oldu, yanarak mı kurtuldu? Gönlüm onunla doğdu, unutamam sultanım.   Hevesler emsal olmaz, Habibin yeri dolmaz, Deme “ne olur olmaz”, unutamam sultanım.   Baharlar kışlar geçer, kişi sevdiğin seçer, Herkes ektiğin biçer, unutamam sultanım.   Sanma ki unutursun, gönlünü avutursun, Sevdiğinle sen nursun, unutamam sultanım.   Sözlerin ışık olur, dinleyen huzur bulur, Unutmayan kurtulur, unutamam sultanım.   Ebu Fehim neylesin, hayır dua eylesin, Sevdiğini söylesin unutamam sultanım.                               Ebu Fehim       ENTERESAN BİLGİLER   KIRLANGIÇ FIRTINASI: Kırlangıç Fırtınası halk takvimine göre, 8 Nisan'da başlar ve 2 gün sürer. Teknoloji olmadan önce insanlar vakti ve takvimleri tabiattaki hareketlere bakarak ayarlardı. Kırlangıç Fırtınası da bir takvimin adıydı. Denizciler tarafından kullanılagelen bir takvim idi. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte anlık meteoroloji bilgilerine sahip olunsa da hâlen bu takvim kimi denizcilerce bilinir ve teyit etmek adına kullanılmaktadır. Kırlangıçlar yaz sonunda, günler kısalıp, böcekler azalınca yavru ve erginler göç ederek kışı Afrika’da geçirirler. İlkbaharda geri dönerler. Diğer göçmen kuşların aksine gündüz göç yollarına devam ederler. Göç sırasında bazen şiddetli yağmur ve fırtınalar binlercesinin ölümüne sebep olur. Binaların çatı altlarına, saçaklarına ve pencere oyuklarına çamur ve kilden çanak şeklinde sağlam yuvalar yaparlar. Dişi kırlangıç, erkeğinin tükürüğüyle harç ederek gagasıyla getirdiği çamuru toplar, saman ve otlarla sekiz gün içinde sağlam bir yuva yaparlar. Geniş ve yassı gagalarını, yuvalarını yaparken, çamurları sıvamak için mala gibi kullanırlar. Yuvalarının çoğu ancak bir kırlangıcın girebileceği kadardır. Eni yaklaşık 20 cm, derinliği 10 cm kadar olup içi tüy ve kıllarla döşenir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.