2011'de Türkiye'nin ayak sesleri

Türkiye açısından çok yoğun bir yıldı, 2010. Gündeme damgasını vuran olay, 12 Eylül referandumu idi. Ama 12 aya öylesine ilginç gelişmeler sığdı ki... "Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a yönelik suikast hazırlığı iddiası nedeniyle Genelkurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı kozmik odasında yapılan arama, İsrail askerlerinin Mavi Marmara gemisine saldırısı ve biri ABD vatandaşı 9 Türk'ü katletmesi, CHP'de yaşanan genel başkan değişikliği, darbe planı (Balyoz) iddiasıyla görevdeki komutanların da yargılanmaya başlaması, Yüksek Askerî Şûra'ya sivil otoritenin damgasını vurması, NATO Füze Kalkanı, Kürt siyasetçilerin özerklik talepleri, İran kaynaklı nükleer kriz ve WikiLeaks fırtınası..." 2011 yılında ise Türkiye'nin ayak sesleri daha çok duyulacak. ABD'nin Afganistan, Irak ve İran ile sorunlar yaşaması ve AB'nin ekonomik krizden başını alamaması, yeni uluslararası ortamda Türkiye'nin önünü açıyor. Güçlü ekonomik göstergeleri ve bölgesel iş birliği politikaları da bunu destekliyor. Dışişleri Bakanlığı ve MİT'in küresel açılımlara uygun olarak yeniden yapılanmaları da 2011 ve sonrasında Türkiye'nin etkinliğini artırmaya aday. 12 Haziranda yapılması öngörülen genel seçimler, Türkiye'ye yeni ufuklar açacak. Çünkü Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 12 Eylül referandumunun sonuçları alınır alınmaz, "başlatın" talimatını verdiği yeni anayasa taslağı ortaya çıkacak. Genel seçimin sonucu, 2012'de muhtemel görünen Cumhurbaşkanı seçiminde de belirleyici olacak. Kıbrıs, İsrail ve Ermenistan dosyaları baş ağrıtmaya devam etse de Türkiye'nin aldığı inisiyatif, küresel diplomatik baskıları ise azaltıyor. 2011'in ilk büyük olayı BM Güvenlik Konseyi'nin 5 Daimi Üyesi ile Almanya'nın, İran ile nükleer görüşmelere ocak ayının son haftasında İstanbul'da başlayacak olması. Ondan sonra dünyanın gözü ve kulağı hep Türkiye'nin üzerinde olacak. Bu bir kehanet değil. Yeni yılınız kutlu olsun! Mayın temizleme planı hayata geçiyor Yıllardır çözüm aranan Türkiye-Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesi için kısa adı NAMSA olan NATO İkmal ve Bakım Ajansı ile görüşmeler sonuçlanmak üzere. Anlaşma sağlanırsa NAMSA'nın, Şubat 2011'de mayınların temizlenmesi için ihaleye çıkması öngörülüyor. Haziran 2011'de ise mayınların temizlenmeye başlanması bekleniyor. Hedef, 510 kilometre uzunluğunda ve ortalama 350 metre derinliğindeki 178 milyon 500 bin metrekarelik alanın 2014 yılına kadar mayınlardan ayıklanması. Bir dönem İsrail firmaları ile anılan bu bölge, hem tarım hem de petrol açısından oldukça mümbit. Toplam 615 bin 449 adet mayın temizlendiğinde, Türkiye hem bir sorundan daha kurtulacak hem de Suriye ile gelişen ilişkilere paralel olarak bölgedeki ekonomik canlılık artacak.