14’ünde işe başladı 19’unda patroniçe oldu

A -
A +

Bu haftaki konuğum Ankara’nın en lüks güzellik salonunun patroniçesi. Bir başka bakış açısıyla ise, Sivas Divriği’nin Karaşar köyünde dünyaya gelmiş, ilkokulu orada okumuş, 14 yaşında taşındığı Ankara’da önce fotokopicilik, sonra manikürcülükle iş hayatına erken yaşta başlamış ve tırnaklarıyla kazıyarak bugünkü konumuna gelmiş. Enerjik, neşeli, çalışkan ve hayalleri büyük olan kocaman yürekli bir kadın; Bahar Babacan.

¥ Nasıl bir çocuktunuz?
Yaramaz, şımarık ve çok hareketli. Bizim köyde hareketli çocuklara ‘deli’ denirdi.

¥ Ankara’ya nasıl geldiniz?
İlkokuldan sonra yatılı okula devam ettik, Divriği’de. Orta 2’nci sınıfta annemi kaybettik. Öyle olunca da Ankara’ya geldik.

¥ Çalışmaya ne zaman başladınız?
Ankara’ya gelir gelmez. Önce bir kırtasiyede çalıştım. Sonra “hayatımın sonuna kadar fotokopi mi çekeceğim?” dedim. Kendi suratımın fotokopisini çekmeye başlamıştım. Çok azimli bir çocuktum zaten. Hayallerim vardı hep. Çok güzel resim çizerdim. Ablam beni bir güzellik salonuna koydu sonra. Orada çalışırken bu işin benim işim olduğunu anladım.

¥ İlk ne görevde başladınız?
Çıraklık yapıyordum. Paspas yapıyordum. Türközü’nde bir gecekonduda oturuyorduk. Ayrancı’ya, işe de oradan yürüyerek gidiyorduk. Ama mutlu bir çocuktum. Manikür, kaş öğrenmeye başladım. Sonra okullara gidip eğitim aldım. Boş olan pazar günümde bahşişlerimden kazandığım paralarla kurslara gidiyordum. Aynı zamanda elektrik su parası da evde benim görevimdi. Sonra yıllar geçti daha lüks bir semtte, Beysukent’te çalışmaya başladım. Bu arada her üç ayda bir işyeri değiştiriyordum. Bazen maaş da vermezlerdi. 16 yaşındayken “bu işi yapacaksam en iyisini yapmalıyım” düşünceleriyle hayal kurmaya başladım. Yaşım da büyüyünce hedeflerim büyüdü.

¥ 16 yaş. Çok büyükmüşsünüz!
Bizim oralarda çocuk olamazsın ki. Belki 7, 8 yaşında ancak. Beysukent benim ayağımın yere bastığı dönemdi. Benim “burada bir salonum olmalı” dedim. 19 yaşında kendi iş yerimi açtım.

¥ Bugünkü hâlinizi hayal edebilir miydiniz?
Hayallerimi anlattığımda insanlar dalga geçerdi. ‘Deli’ lakabımın yarısı bu hayallerimden ötürü takılmıştı. Hep kendimden büyük hayallerim vardı. Köyden gelip büyükşehirde çalışabilmek de benim için bir hayaldi. ‘Bunu yapabiliyorsam bir gün kendi iş yerim de olur’ demiştim. Çok çalıştım.

¥ İşin mutfağından gelmenin katkısı oldu mu?
Alternatifsiz olmanın katkısı oldu. Çalışmazsam, başarılı olacaksam aç kalacaktım. Tek başımaydım. İşin mutfağının da katkısı oldu tabiî ki. Ben hâlâ paspas atıyorum yerlere.

¥ İlk dükkânını anlatır mısın?
O zaman çalıştığım patronum bana “yukarı katı kiralayayım, sen orada aç iş yerini” dedi. O zaman müşterinin olması paradan daha önemliydi. Benim ilk günden itibaren en az 25 müşterim gelmeye başladı. İlk iş yerimi öyle açtım. Sonra ‘Bahar Nailart’ diye daha büyük bir dükkân açtım. Ardından da borç içerisine girip burayı aldım. Hayallerim büyüktü ve başardım. Sonra da diğer şubemi açtım.

YENİ HEDEFİM LONDRA
¥ En yaşlı müşteriniz kaç yaşında?

90 yaşında. Geçen gün kaşını yaptırmaya geldi. Onun o mutluluğu ruhunun o şekilde olması bana çok iyi geliyor. Eskiden bakıma ilgi duyduklarını göstermezlerdi insanlar, şimdi herkes açık açık gösteriyor.

¥ Şimdiki hayalleriniz ne, sırada ne var?
8-9 ay sonra İstanbul’a da şube açacağız. Sonra Londra hedefim de var. Kitap çıkarmak istiyorum.

¥ Evli misiniz?
Evet. 14 yaşında bir kızım, 4 yaşında da bir oğlum var.

¥ Kızınız işinizin başına geçsin ister misiniz?
Hayır o okusun, kendi sevdiği işi yapsın isterim.

¥ Boş vakitleriniz nasıl geçiyor?
En çok çocuklarımla. Motosiklet dersleri alıyorum, spor yapıyorum, ağırlık çalışıyorum.

'KEMOTERAPİ GÖRENE HİZMETİMİZ ÜCRETSİZ'
¥ Sosyal sorumluluk projelerinde de çok aktifsiniz... Neler yapıyorsunuz?
Her sene kemoterapi tedavisi görmüş, üzerinden 6 ay geçmiş kaşı çok çıkmayan, kirpiği dökülen hastalardan bütçesi olmayanlara bir bütçe ayırıyoruz ve onlardan para almadan onlara önceden randevu almak şartıyla karşılıksız hizmet veriyoruz. Millî Eğitim Bakanlığından onaylı okulum var benim, orada da eğitim veriyorum. Her ay 5-6 günümü oraya ayırıyorum, 20 kişilik gruplar oluyor, eğitimin devamında da kendi iş yerlerimde de staj yapma imkânı tanıyorum.

¥ Kaç kişisiniz ekipte ve aranızda hiç erkek var mı?
Yok. Toplam 37 kişiyiz.

BU YILIN MODASI: DOĞALLIK
¥ Önümüzdeki yıl için kadınlara tavsiyeleriniz var mı? Bu yıl ne moda olacak?

2019 yılında da 2018 gibi; dağınık, kalın, doğal alınmamış kaşlar... Kök tekniği ile desteklerken de asla yapay görünüm kazandırmamak. Dudaklarda ise, daha mat renkler; elmacık kemiklerini öne çıkaran allık uygulanmalı. Eyelinerın yerini dipliner aldı. Özünde kirpik diplerine uygulama yapıyoruz. Yani bu yılın modası, temiz, aydınlık, pırıl pırıl bir cilt. Kısaca özetleyeceksek olursak; doğallık, doğallık, doğallık...

¥ Güzelliğin püf noktaları var mı?
Stresten uzak kalıyoruz, bol bol su içiyoruz, gülümsüyoruz, kafamıza ufak şeyleri takmıyoruz ve cildimize iyi bakıyoruz. Yüz simetrisine göre doğru bir kaş hem ifade verir, hem de daha dinç ve genç görünmenizi sağlar. Gözler de buğulu...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.