90'lı gençliğin küpesi, 68'lilere kapak olsun!

A -
A +
Artık hepsi altmışını devirmiş olan 68 kuşağının devrimcileri, henüz ayakları üzerinde duramayan, hemen hepsi baba parası ile hayatını idame ettiren, sıkıntı görmemiş, ağzında gümüş kaşıkla doğmuş kaymak tabakası gençlerin peşine takılmış. Onların biraz da macera olsun diye giriştikleri Gezi Parkı'ndaki illegal eylemlerinden bir "devrim" devşirmeye çalışıyor. Bunlar, teorisi yapılmamış, hiçbir planı-programı bulunmayan, daha da ötesi gerçekçi bir hedefi olmayan bir tepkisel hareketten devrim-mevrim çıkmayacağını bilmiyor olamazlar. Ama nostaljik duygu ve karışık dürtülerle, o anaforun içine dalmaktan geri durmadılar. Polise sapanla taş fırlatan "teyze"nin hâli içler acısı idi!..
68 kuşağının alâmet-i fârikası,  uzun favori ve bıyık ile askerî bot ve parka giymekti. Şimdi yeni devrimciler diye umut bağlanan 90'lıların görüntüsü ise çok farklı. Askerî parka ve bot yerine, bunların bir kısmı kısa pantolon giyiyor. Birçoğunun kulağı küpeli... Yaşlı devrimcilerin elindeki dinamit, molotof, bıçak ve tabancadan çok, bunların elinde pahalı cep telefonları var. Ağabeyleri devrim için slogan ve kurşun atıyordu, devrimin ne olduğu konusunda doğru dürüst bir fikri olmayan bu yeni kuşak slogan ve tweet atıyor. Marks ve Engels'in dünyayı inhisarına alacağını iddia ettiği proleter devrim, hiçbir zaman olacak gibi görünmüyordu. Ama materyalist felsefeye gırtlağına kadar gömülmüş akademisyenler, üniversitelerde on yıllarca gençliği bu batıl yolda endoktrine etmeye çalıştı. Neticede soğuk savaş dönemiyle birlikte hepsi tarihe gömüldü gitti.
Ama bugün dahi onların kalıntıları değişik tezlerle kafa karıştırmaya devam ediyor. Kuantum mantığının tabii ve sosyal bilimler alanında yaptığı büyük zihniyet inkılâbına rağmen, hâlâ daha 19. Yüzyıl pozitivizmi ile toplumu yönlendirmeye çalışanlar, televizyonlarda evlere şenlik analizler yapıyor. Taksim ve civarına bilinen şekilde toplanmış ve yüzde 98'i aşırı soldan ulusalcıya kadar renklerden oluşan küçük bir kitleden yola çıkarak, bütün Türk gençliği için genel hükümler çıkarmaya çalışıyorlar. Bunu da bilimsellik adına yapıyorlar. Ülkenin bütün sosyal ve siyasal geleceğini de buradan hareketle izah etmeye kalkışıyorlar. Taksim'e toplanan ve beyanlarına göre asıl hedefleri Recep Tayyip Erdoğan olan bu güruhun düşünce ve eylemini bütün topluma mal etmeye kalkışmak, akıl ve mantık açısından tam bir safsatadır.
"Ben buraya biraz da eğlenmek için geldim", "macera olsun diye geldim", "burada iyi eğleniyorum..." diyen birkaç yüz veya birkaç bin tuzu kuru gencin abuk hareketlerinden bir marifet ummak ancak ahmaklık olur! Bu komik tabloyu kasıtlı olarak iktidar ve ülke aleyhine kullananlara diyeceğimiz farklıdır. Ama hakikaten buradan sosyal ve siyasal devrim bekleyen saflara acımak lazım... "90'lılar" diye sembolleştirilmeye çalışılan o gençlerin kulağındaki küpe, eski tüfek devrimcilere kapak olsun. Bilsinler ki, halkın sessiz çoğunluğu bu türden martavallara asla inanmıyor, inanmayacak.
NOT: Sizlerden kısa bir izin istiyorum. Yeniden görüşmek dileğiyle...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.