CHP
Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na yapılan yumruklu saldırı ile ilgili
tahkikat, bazı siyasilerin beyanları yüzünden, esas mecrasından
sapabilir!..
Ülkemizde
daha önce vukua gelmiş bazı esrarengiz olayların (Hadi konuyu
daraltalım), siyasilere yapılan silahlı ve silahsız saldırıların; sebep
ve kaynağının üzerindeki kalın örtülerin, niçin bir türlü
kaldırılamadığını hiç düşündünüz mü? Şüphesiz bu konuda pek çok şey
ileri sürülebilir... Ancak en önemli sebep, galiba doğru bir tahkikat için
zemin ve fırsat bulamamak! Belki de rahatlıkla gün ışığına
çıkarılabilecek pek çok hadisenin mahiyeti, yapılan acayip tezviratlar,
saptırmalar ve peş peşe tedavüle sokulan komplo teorileri yüzünden, daha
beter karanlığa gömülüyor. İki gün önce Parlamento çatısı altında CHP
lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan yumruklu saldırı olayının da böyle
bir sonuçla bitmesinden endişe ederim.
Saldırının cereyan
ettiği saniyelerde rasyonel davranış yerine, öfke ve heyecanla hareket
eden CHP'liler, daha sonraki açıklamalarında da, olayı aydınlatmaya
yarayacak yaklaşımdan ziyade, zihinleri karıştırabilecek şeyler
söylediler. Saldırganın etkisiz hâle getirilmesi, olay yerindeki
güvenlik görevlilerinin işidir. Ama ekranlardan izlediğiniz gibi,
kalabalık saldırganı linç etmek için arbedeye dâhil oldu... Keza olaydan
sonra konuşan birçok siyasetçi, daha ziyade Meclis'teki güvenlik
zaafının üzerinde durdu. Oysa esas mesele, saldırının niçin yapılmış
olduğu ve arkasında birilerinin olup olmadığı noktasıydı. Gereksiz ya da
zamansız konuları işin içine katarak, esasın kaçırılmasına fırsat
vermek mantıklı bir davranış olamaz.
Olaydan bir gün sonra CHP
Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in basına yaptığı açıklamaya
baktığımızda, benzer şekilde özensizlik ve çelişen ifadeler görüyoruz.
Gürsel Tekin diyor ki: "Bunun ciddi bir provokasyon olabileceği ihtimali çok yüksektir. Bu aynı zamanda planlanmış stratejik bir olaydır..." Saldırının provokasyon olduğu zaten belli... Ama "Planmış stratejik bir olaydır..."
dediğinizde, bunun bilgi ve belgesini de ortaya koymanız gerekir.
Saldırganla ilgili bazı bilgiler kısa zamanda ortaya çıktı. Âdeta suç
makinesi! Elliden fazla sabıka kaydı var. Dikkat çekici bir nokta, adli
kontrol yükümlülüğüne uymadığı halde, şimdiye kadar hakkında gerekli
yakalama emrinin çıkarılmamış olması. Buradan bir şey çıkar mı çıkmaz
mı, zaman gösterecek. Bunun dışında, saldırganın bu hareketinin bireysel
olup olmadığı, değilse saldırganın kim veya kimler tarafından
azmettirildiğinin tespiti doğru ve ciddi bir tahkikatla mümkün olabilir.
Bunun için emniyet ve yargı mercilerine gerekli zamanı tanımak lazım.
Peşinen
yapılan suçlamalar, temelsiz ithamlar bu olayın aydınlatılmasına hiçbir
şekilde yardım etmez. Şayet CHP veya başka bir parti, bu olayı
siyaseten köpürtmek isterse, daha önceki saldırılar gibi bu da gölgede
kalır ve esas sebebi öğrenilemez. Buna fırsat verilmemelidir. Yapılacak şey, adli makamların işini yapmasına fırsat vermek ve meseleyi normal şekilde takip etmektir.
Bunun dışındaki her tutum ve davranış, yeni ve lüzumsuz tartışmalara
yol açar. Hiç kimse buna meydan vermemelidir. Netice: Bu yumrukla
verilmek istenen mesajın, gerçekten ne olduğunu bilmek hakkımızdır.