Futbolumuz nereye koşuyor!..
1 Ağustos 2013 01:00
Ligin başlamasına az bir zaman var ama gerilim had safhada.
Yöneticiler, kılıç kalkan ekibi (!) birbirlerine acımasızca saldırıyor. Sanki üç puanı onlar alacak!..
Kulüpler Birliği seçiminde yaşananlar, şike sürecinden sonra Türk futbolunun en büyük depremi.
Türk futbolu yönettiğini zannedenler önce kendilerini yönetmeyi, yani gerçek anlamda yöneticiliği öğrenmeleri lazım.
Yaşanan olaylara bakılırsa Kulüpler Birliği, kendisiyle barışık değil. Bunlar isteseniz de istemeseniz de lige yansıyor. Ondan sonra da kalkıp tribün teröründen yakınıyoruz. 18 kulübün yöneticisinin birlik sağlayamadığı bir ortamda, birbirlerini tanımayan binlerce insanın anlaşmasını beklemek saflık olur.
Balık baştan kokar. Eğer balığı kurtarmak istiyorsak, kuyruğundan değil, başından bu işi yapmak zorundayız. Yoksa böyle devam ederse, biz daha çok havanda su döveriz!..
Kadlec el bombası!..
F.Bahçe'nin yeni transferi Kadlec, futbol yaşamında bugüne kadar önemli iki operasyon geçirmiş. Sizin anlayacağınız, pimi çekilmiş bir bomba!..
Kadlec, 2009'da bağ yırtığı, 2012'de ise iç bağ yaralanması sonucunda sahalardan uzak kalmış. Hadi diyelim böyle bir oyuncuyu aldınız ama bunun yanında uzun vadede anlaşmak, göle maya çalmak gibi bir şey!..
F.Bahçe Yönetimi'nin, elinde Hasan Ali gibi yıldız bir oyuncu varken, bu mevkiyi ileriye dönük bir gençle takviye edeceği yerde, geleceği olmayan bir futbolcuyla gidermesi, hem Türk futboluna hem de Türk futbolcusuna saygısızlıktır!..
Terim-Burak kavgası!..
Fatih Terim ile Burak Yılmaz arasındaki sürtüşme, Slovenya ve Napoli maçlarında bir kez daha kendini gösterdi. Slovenya kampında 5 metre daha fazla koşmadığı, Napoli maçında da oynadığı futbol için Burak'ı eleştiren Terim'in bu tavrı, geçen
yıldan kalan bir olaydan
kaynaklanıyor!..
Hatırlanacağı üzere geçen sezon Fatih Terim tarafından 2 maç kadroya alınmayan Burak olayının perde arkasında, basında çıkan "kendisini yere atıyor" haberlerinin yattığını TGRT Haber'deki "Futbol Gecesi"nde söylemiştim.
Slovenya'da ve İtalya'da, bu ikilinin arasında yaşananlar, bu olayın bir devamıdır.
Bence Başkan Ünal Aysal'ın transferden önce bu ikilinin arasındaki buzları eritmesinde fayda var. Çünkü Burak, bence G.Saray'ın yapacağı en iyi transferle bile kıyaslanmayacak kadar değerli bir oyuncudur.