Trabzonspor'da sorun büyük!

A -
A +

Trabzonspor'da artık sorun, Şenol, Tolunay, Ahmet, Mehmet olayı olmaktan çıktı, camiayı kapsayan bir olay haline geldi. Başka bir deyişle, Trabzonspor'un bu durumdan kurtulması, futbolcu, yönetici bazında değil zihniyette yapılacak reformla mümkün olur! Tolunay Kafkas'ın dediği gibi şampiyonluklardan önce köklü bir revizyon gerekli. Bu yalnız oyuncular için değil yönetimler için de geçerli. Trabzonspor, iyi yabancı alamıyor! Bunda da hakli. Çünkü Trabzon şehri iyi yabancı oyuncu için cazip değil! Bunu söylerken, dayandığım nokta basit; başkanların, yöneticilerin, hatta Trabzon'da doğup büyüyen eski Trabzonsporlu futbolcuların nerde yaşadıklarına baktığımız zaman yabancılara da hak veririz! Bunun için de Trabzon şehrinin, kaliteli yabancı futbolcuya cazip getirebilmek adına albenisini ortaya koymak gerekir. Trabzonspor'un, bu çıkmazdan kurtulması, kendi insanıyla olur! Gün bugündür; Trabzonspor öncelikle, elindeki bu yabancı safralarından kurtulmalı! Yeniden girilecek bir yapılanma, belki Trabzonspor'un birkaç yılını daha alabilir ama ileriye çok daha umutla bakmasına neden olur. >> Bu nasıl dostluk! Fenerbahçe, Galatasaray arasındaki söz düellosu gittikçe sertleşiyor. Söylenenler söz düellosunu geçti, "kılıç kalkan"a dönüştü! İki kulübün yöneticilerinin sanki mecburmuş gibi verdikleri demeçler, ortalığı germekten başka bir şeye yaramıyor. Bu gidişle, bu yöneticileri yönetmek için dışarıdan futbolcu gibi yönetici transfer etmek gerekecek! Söylenenler, "incir çekirdeğini" doldurmaz! Yöneticiler bunu yaparsa, futbolcu ve taraftar ne yapmaz! Kimse bu tür söylemlerin tribünleri nasıl etkileyeceğini düşünmüyor. Herkes, bu yöneticiler gibi kültürlü ve eğitimli olamaz. Bunun için de ağzından çıkanı kulağın duyacak! Taraftarlar, bu söylenenleri istedikleri gibi algılıyor, sonra da bildiğimiz gibi olanlar oluyor! Son bir örnek; Fenerbahçe Asbaşkanı Ömer Temelli, Galatasaray'ın, Drogba'yı alıp basketçilerini kaçırdığını söylemiş. Galatasaray'ın yaptığı son iki transfer, Fenerbahçe'nin ve daha çok da Sayın Temelli'nin içine oturmuş! Böyle kültürlü, sağduyulu yöneticiler (!) olduğu sürece, iki takımın seyircisinin bir arada maç seyretmeleri daha uzun yılları alır diye düşünüyorum! >> Bir Polat eksikti! Şike sözü, 5 Temmuz sürecinden sonra sanki daha kolay, leblebi-çekirdek gibi kullanılmaya başlandı! Hem de bu sözleri, başkan düzeyindeki yöneticiler söylüyor. Geçtiğimiz günlerde İlhan Cavcav, şimdi de Galatasaray'ın eski başkanı Adnan Polat, bu tür açıklamalarda bulundu. Polat, "Galatasaray'ın şike yapmadığına kefil olamam" derken, kendi yönetimindeki Galatasaray'ın, bu işlere karışmadığını söylüyor. Polat, 8-0'lık Ankaragücü maçının savunmasını da yapmadan edemiyor! Bu arada Polat'ın, Aziz Yıldırım'ın, eski bir dostu olduğunu yinelemesi, en az 8-0'lık Ankaragücü maçını savunması kadar düşündürücü ve akıllarda soru işareti bırakıyor. >> Meireles'in gerçek yüzü! Meireles, gerçek yüzünü BATE Borisov maçında gösterdi! Önce Trabzonspor maçında cezalı duruma düşen Meireles, daha sonra BATE karşısında maçının 4. dakikasında takımını 10 kişi bırakarak, Fenerbahçelilerin tepkisini çekti. Meireles'in, Halis Özkahya'ya tükürme olayı da böylece aydınlanmış oldu! Meireles, tükürük olayından sonra Türkiye'den resmen koptu! Çünkü Portekizli, yaptığı hareketin yanlış olduğunu geç de olsa anladı! BATE Borisov karşısında gördüğü kırmızı kart ise Meireles'in, F.Bahçe'de oynamak istemeyişinin bence bir işaretiydi. Ama Fenerbahçe yönetimi, bunu anlamadı! Bence ikinci yarıda, Fenerbahçe'nin rakiplerinden biri de Meireles olacak! >> SÖZ: Ahlak ve yükümlülükler hakkında ne biliyorsam futbola borçluyum.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.