Trabzonspor'un önü açık

A -
A +

Trabzonspor, Antalyaspor maçında eski günlerini hatırlatan bir futbol ortaya koydu. Özellikle sonuca gitmekte futbolcuların gösterdikleri inanılmaz mücadele, kalan son yedi hafta için büyük bir umut ışığı oldu. 

Antalyaspor maçı öncesi bu köşede yazdığım yazıda, son sekiz haftanın Trabzonspor için gelecek yılların yapılanması açısından büyük önem taşıdığını, bu maçta alınacak bir galibiyetle son yedi maç adına yeni bir sayfa açılacağına değenmiştim. Nitekim dediğim gibi oldu ve futbolcular da beni utandırmadı. Bundan sonra Trabzonspor daha kendinden emin ve rahat sahaya çıkacak. Tahmin ediyorum ki, sıkıntılı 7 haftayı çok önemli iki maçla sonlandıracak.
Trabzonspor için gelecek sezonun yapılanması, şimdiden büyük önem taşıyor. Öncelikle eldeki yabancılardan kurtulmanın çareleri aranmalı ve bir-ikisi hariç diğerleri satılmalı. Bundan dolayıdır ki transfer, Trabzonspor için çok büyük önem taşıyor. Sorunun teknik direktörden kaynaklanmadığı, giden Güneş ve gelen Kafkas'la çok daha iyi anlaşıldı. Bu arada Antalyaspor maçında taraftarın takımına sahip çıkma adına gösterdiği coşku, Trabzonspor'un, 12. adam konusunda diğer takımlardan bir adım önde olduğunu bir kere daha gösterdi.


Real Madrid ve kanser!..
İnsan hayal ettiği müddetçe yaşar... G.Saray için Real Madrid'i elemek, hayalden öte bir şeydi!.. Hayal, ikinci maça kalmadan bitti.
Real Madrid gibi takımları eleyebilmek, "eşyanın tabiata aykırılığından" farksız!.. Türk futbolunun bugünkü durumuna baktığımız zaman, söylediklerim çok açık bir şekilde anlaşılıyor. Milli Takım son torbada!.. Ligde oynanan futbol, (heyecan hariç) kimseyi tatmin etmiyor. Bütün bunlardan sonra Real Madrid'i eleyeceğim demek, "abesle iştigal etmekten" farksız!..
Real Madrid ile kanser birbirinden farklı iki terim. Ortak noktaları ise ikisini de yenmek zor!.. Kanserde bir erken teşhis ihtimali olabiliyor ama Real Madrid için erken teşhis bile söz konusu değil.
Fatih Terim'in, ikinci yarıda üçlü stopere dönmesi bence 2-0'ı koruma adınaydı. Bu belki doğru olabilir ancak Terim'in, "cesur oyun düşüncesine" ters düştüğü de bir gerçek.
Haa bir de Burak-Ronaldo, Mourinho-Terim karşılaştırmasını yapan kraldan çok kralcılara sormak istiyorum; hâlâ aynı görüşte misiniz? 

Tadı damağımda kaldı
F.Bahçe, Lazio karşısında mükemmel oynadı. Hani bir söz vardır; "Tadı damağımda kaldı" diye. 
Çok koşan, iyi pas yapan, gerektiği yerde gerektiği zamanda olan, yardımlaşma üst düzey, rakibe adeta nefes aldırmayan bir F.Bahçe. Bence bu skor tura yeterli olacak. Eğer direkte patlayan şutlar gol olsa, F.Bahçe ikinci maça PAF takımı ile çıkabilirdi.
F.Bahçe, Lazio karşısında Avrupa'da en üst düzey oyunlarından birini oynadı. Özellikle Sow, Kuyt, Gökhan, Volkan ve Webo, bu maçta da gösterdi ki; F.Bahçe takımının yarısını oluşturuyor. Özellikle, Sow ve Kuyt, gerek lig gerekse Avrupa'da mükemmel oynuyor. Sow, bence Türkiye'ye gelen en iyi santrforlardan biri. Kuyt ise hem golcü, hem de oyunu ateşleyici özelliğiyle F.Bahçe'nin vazgeçilmezleri arasında olduğunu, Lazio karşısında bir kez daha gösterdi.
Rövanşta  öncelikle çok soğukkanlı olmamız gerekiyor. Burada onların başına gelenler, İtalya'da F.Bahçe'nin başına gelebilir. Bu yüzden çok dikkatli olmamız lazım. Hele hele bir de gol bulursak işimiz çok daha kolaylaşacak.

Güzel söze ne demeli
İnsan nesneleri, yalnızca ne olduklarına göre değil, başka ne olabileceklerine göre fotoğraflanmalı. (Minor WHITE)
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.