Bayrak çok değerlidir istismar malzemesi değildir

A -
A +

Birçok yazımda dile getirdim; abonelerimizin, gazeteyi kendi gazetesi olarak görüp en küçük "yanlış veya eksik"ten rahatsız olarak duruma el koyması bizim en büyük farkımızdır.

Aynı anlayışla, çözüm sürecinin devam ettiği, peş peşe reform paketlerinin açıldığı bir dönemde, logomuzda Türk bayrağını göremeyen bazı okuyucularımızın endişesini de saygıyla karşıladık ve durumu izah ederek endişelerini giderdik. Nitekim, "aboneliği bırakacağım"la başlayan görüşmeler, "ömrümün sonuna kadar devam" sözü ile bitti.

ELEŞTİRİYE EVET, İFTİRAYA HAYIR

Ancak...
Çoğunluğunu, logomuzda bayrak varken de Türkiye gazetesini okumayanların oluşturduğu bazı kişiler tezviratını sürdürüyor. Elbette gazetemizi okumayanlar da bizi eleştirebilir ama istismara ve iftiraya yönelmeden...
Efendim...
Sadece Kürtleri ve Alevileri memnun edecek bir süreç başlatılmış. Bu süreçte Türklük ve Türk bayrağı itibarsızlaşacakmış. Türkiye gazetesindeki değişim de aslında bu süreçte kendilerine destek sağlaması için hükümet projesi olarak dizayn edilmiş!..
Bu senaryonun bizimle ilgili kısmı, bunu söyleyen kişilerin Türkiye gazetesini hiç ama hiç tanımadığını gösteriyor.
Çünkü Türkiye gazetesi yayın hayatı boyunca, Türk milleti için hayırlı bir iş yapan herkesi desteklemiş ama hiçbir dönemde hiçbir karanlık ilişki içinde olmamıştır.
Gazetedeki son değişikliklerin her ayrıntısını yürüten kişi olarak "hükümet projesi" ithamlarını hayretle karşılıyorum. Zira, aylar süren çabalarla ilmek ilmek işlediğimiz bu dönemde Yönetim Kurulu Başkanımız Mücahid Ören'in iradesi ve çok değerli desteği dışında hiç kimsenin katkısı değil, bilgisi bile yoktu. Bu düzenlemeler konusunda sayın Başbakan Erdoğan ile ilk diyaloğumuz, her şeyin bittiği 6 Eylül'de Rusya yolunda 16 Eylül'deki lansmanımızın davetiyesini takdîm ederken olmuştur.
Ayrıca bu nasıl bir hükümet projesi ki, yeni dönemdeki ilk manşetimiz, Başbakan Yardımcısı sayın Bekir Bozdağ tarafından, "külliyen" vurgusuyla yalanlanmıştır.
Velhasıl bu, "proje" saçmalığına hâlâ devam etmek isteyenler, delillerini de ortaya koyamazlarsa müfteridirler.

ÖNEMLİ OLAN BAYRAĞA LAYIK İCRAATTIR

Geriye kalan şudur:
Bayrağın logodan kaldırılması tamamen kendi irademizle ve sadece yeni dizayn çerçevesindeki bir tasarrufumuzdur. Türkiye gazetesi kuruluşundan bu yana millî ve manevi değerlerine hep bağlı olmuştur. Logoda bayrağın olmadığı ilk onlarca yıldan sonra yine gazete yöneticilerinin tasarrufu ile bayrak eklenince bu bağlılık artmadığı gibi şimdi de sadece bayrak kaldırılınca bu bağlılık azalmamıştır. Türkiye'de, adı ve icraatı ortadayken milli değerlere bağlılığını pekiştirmek için ekstra enstrümanlara ihtiyacı olmayan tek gazete Türkiye'dir.
Varsayalım ki Türkiye gazetesi, son değişiklikler sırasında yayın çizgisini tamamen değiştirdi ama logosundaki bayrağı muhafaza etti. O zaman bu istismarcılara göre "problem yok" mu demekti?.. Veya logosunda bayrak taşıyan herhangi bir gazete en milliyetçi gazete mi olacaktı?
Velhasıl, neresinden bakarsanız bakın "siyasi proje" niteliği taşıyan bu sun'i dedikodular artık hiçbir anlam ifade etmemektedir. Kulak asmayan, alet olmayan okuyucularımıza şükranlarımızı arz ediyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.