"Onları kendime tercih ederim"

A -
A +
Hazret-i Hüseyin (radıyallahü anh), henüz küçüktü ve dedesinin evindeydi. Bir zaman sonra annesine gitmek arzu etti.
Hava ise yağmurluydu.
Çıksa ıslanacaktı...
Efendimiz dua etti.
Ve yağmur durdu.
Hüseyin (radıyallahü anh) eve gidinceye kadar yağmasına ara verdi.
Yani o evine vardı...
Yağmur da başladı.
***
Bir gün de Resulullah Efendimiz, Hazret-i Hüseyin'i sağ dizine, oğlu İbrahim'i de sol dizine aldı.
Onları sevdi.
O ara Cebrail aleyhisselâm, Efendimize gelip "Hak teâlâ bu ikisinden birini alacak, birini seç" dedi.
Efendimiz üzüldüler.
Ve cevabında:
"Hüseyin vefat ederse benim canım yandığı gibi Ali'nin ve Fatıma'nın da canları yanar... Ama İbrahim giderse en çok ben üzülürüm. Onları kendime tercih ediyorum" buyurdular.
Üç dört gün geçti...
Ve İbrahim vefat etti...
***
Hüseyin (radıyallahü anh), Resulullah Efendimizin yanına her gelişinde Efendimiz onu öper ve "Selâmet ve saadet o kimseye ki oğlum İbrahim'i ona feda ettim" buyururdu.
O hem güzeldi.
Hem de nurluydu.
Öyle ki karanlık gecede etrafını "fener gibi" aydınlatırdı.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.