"Bize yabancı gibi bakmayınız!"

A -
A +
Nasuhi Efendi, Allah adamlarındandır. Sakız Adası zaferinden sonra dergâhın borçlarını ödemekle meşguldü ki, Sakız’ı fetheden Hüseyin Paşa dergâha geldi.
Ve tevazu gösterdi.
Saygı ve hürmetle bu büyük veliyi konağına davet etti. Muhammed Nasuhi hazretleri, davetini kabul etti.
Konağına varınca Paşa, saygıyla ayağa kalktı.
“Buyurunuz” dedi.
Hürmetle içeri aldı.
İltifatlarda bulundu...
Ancak mübarek zat, Paşa’nın bu hâl ve hareketine hayret etti!
"Bu ne hâldir?” dedi.
Bir mânâ veremedi.
Çünkü Paşa, Nasuhi Efendi’ye daha önce böyle yakınlık göstermez, iltifat etmezdi, şimdi böyle ilgilenmesi dikkatini çekti. Sebebini soracaktı.
Ama lüzum kalmadı.
Zira kendisi anlattı.
Nasuhi Efendiye dönüp;
"Efendi hazretleri! Bize niçin yabancı gibi bakıyorsunuz? Sakız önündeki şiddetli muharebede bize zaferi müjdeleyen siz değil miydiniz?" dedi.
Evet, öyle olmuştu...
Nasuhi Efendi, muharebe ânında donanma komutanı olan Hüseyin Paşa’nın bulunduğu kalyona gelmiş, kendisine zaferi müjdelemiş ve gözden kaybolmuştu...
Paşa bunu biliyordu.
Ertesi sabah geldi.
Dergâhın borçlarını sorup hepsini ödedi. Ayrıca ne gibi ihtiyaçları varsa onları da temin etti ve büyük velinin elini öpüp ayrıldı.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.