"Fırından ekmek alalım..."

A -
A +
Mısır'da yetişen büyük velîlerden Ebül Abbâs el Harrâr hazretleri, bir gün talebesinden birini yanına alıp, bir dostunu ziyârete gitti.
Akşam vakti köye vardılar.
Mübârek zât talebesine;
“Fırından ekmek alalım. Elimiz boş olmasın” buyurdu.
Talebe de;
“Peki hocam” dedi.
Sıcacık ekmekleri aldılar.
Ve devam ettiler yollarına.
Ancak genç talebenin garibine gitmişti bu iş.
Kendi kendine;
“Hediye olarak niye ekmek alıyoruz ki. Tatlı götürseydik daha iyi olmaz mıydı?" diye düşündü...
Sonra eve vardılar.
Ve kapıyı çaldılar.
Ev sâhibi bu zâtı görünce pek çok sevindi...
Zîra onu seviyordu.
Sevinç içinde;
“Buyurun efendim, hoş safâ geldiniz!” dedi.
Ekmekleri gördü.
Daha da sevindi...
Çünkü hiç ekmek yoktu evlerinde.
“Efendim, ekmek getirmekle ne iyi ettiniz. Çünkü yemeğimiz, tatlımız, her şeyimiz vardı, sâdece ekmeğimiz yoktu” dedi.
Sofraya oturdular.
Âfiyetle yediler...
Talebe, o zaman anladı bu işin hikmetini.
Kalbinden;
“Bu büyüklerin her yaptığı iş, güzel ve tam yerindedir. Bundan sonra hocama hiç îtirazda bulunmayacağım” diyordu.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.