“Bu çocuğumuz dilsiz Hocam!"

A -
A +
Allah dostlarından Zindan Baba, Lüleburgaz'da yetişen velîlerindendir. 1500'lü yıllarda yaşadı bu topraklarda.
“Allah sevgisiyle” doluydu kalbi.
Derdi olan ona gider, onda bulurdu dermanını.
Bu zât bir gün evinin önünde oturuyordu ki bir kişi, hanımıyla geldi bu zâtın yanına.
“Selâmün aleyküm baba.”
“Aleyküm selâm evlât.”
Yanlarında on yaşlarında güzel bir “çocuk” vardı.
Onu gösterip;
“Hocam bu çocuğumuz dilsiz. Duâ edin de dili çözülsün” dedi.
Mübârek zât çocuğa şefkatle bakıp “Mâşallah, çok da sevimliymiş” dedi.
Adam üzgündü...
“Evet, ama konuşamıyor.”
“Hiç mi konuşmuyor?”
“Maalesef. Bugüne kadar bir kelime bile etmedi hocam.”
Mübârek zât döndü çocuğa.
Elini şefkatle başına koyup sordu:
“Senin adın ne bakayım?”
“Ahmet.”
“Kaç yaşındasın?”
“On yaşındayım.”
Anne baba, hayretle birbirlerine bakıştılar!
Şoka girmişlerdi sevinçten.
Evet, çocuk konuşuyordu.
Büyük velî, sordu onlara:
“Niçin çocuğa iftirâ ediyorsunuz?”
“Estağfirullah hocam.”
“Az önce konuşmuyor demediniz mi. Ne güzel konuşuyor işte.”
Evet, çocuğun dili çözülmüştü.
Anne baba, sevinç gözyaşlarıyla döndüler evlerine!
Allah’a şükrederek...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.