En büyük dert nedir?

A -
A +
Dâvud-i Tâî “rahmetullahi aleyh” hazretleri, dâima hüzünlüydü! Geceleri Hak teâlâya yalvarır ve çok duâ ederdi.
Bir gece kalktı.
Ve ellerini açtı.
"Yâ Rabbî! Sana olan korkum ve sevgim, bende büyük dert olup, öbür dertlerimi unutturdu, beni affet" dedi.
● ● ●
Bir gün bu zâta;
“Bir annenin, birinci vazifesi nedir efendim?" diye sordular.
Büyük velî;
"Annenin birinci vazîfesi, çocuklarına dînini, îmânını, yâni İslâmiyeti öğretmektir. Dînini bilen çocuk, kötü arkadaşlara aldanmaz. Annesi babası gibi hâlis bir Müslüman olur" buyurdu.
● ● ●
Yine bir sohbetinde;
"İslâmiyet, faydalı bir ilâç gibidir. Kim içerse muhakkak şifâya kavuşur" dedi.
Ve ardından;
"İslâmiyetin emir ve yasaklarına, inanarak uyanlar, tatbîk edenler, dünyâda da âhirette de faydasına kavuşurlar" buyurdu.
Sordular ki:
"İnanmadan tatbîk edenler de kavuşur mu efendim?”
Büyük velî;
"Onlar; uydukları nisbette dünyâda faydasını görürler. Ama âhirette ellerine bir şey geçmez. Çünkü cennete girmek, ancak îmânla mümkündür" buyurdu...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.