Senaristler mi bilgisiz; yapımcılar mı öngörüsüz?

A -
A +
Her filmde tabanca var. Her dizide adam öldürme var. Her dizide kavga var. Sorsanız hepsi bir mantıklı amaca hizmet ediyor. Kimi tarih anlatıyor, kimi kahramanlık kimi kabadayılık filan. İyi de bu ülkenin tarihinde kültüründe, dininde inancında sanat ve edebiyatında silahtan kavgadan, uyuşturucudan, kadın satıcılığından, cezaevi külhanbeyliğinden başka hiç mi bir konu yok?
Geçmişten bugüne isimlerini dünyanın bildiği Mevlâna’da silah mı vardı? Yunus Emre hiç kavgadan söz etmiş miydi? Hacı Bektaş-ı Veli kimseye kavga öneriyor muydu?
Gelin yakın tarihimize sağda olsun solda olsun fikir adamları fikirlerinden başka bir mücadele vermiş miydi?  
Niçin bugünün insanına gençliğine sadece kavga, dövüş; vurma öldürme şiddet sunuluyor? Buna hiç sosyolojik açıdan bakacak inceleyecek yetkili makam yok mu? Hiçbir iletişim uzmanı, tarihçi, akademisyen bilim adamı yok mu?
Sigara içme sahneleri sansürlenirken baş kesme sahnesine, eroinmanın paketine niçin ve hangi amaçla ses çıkartılmaz? Senaristler mi bilgisiz; yapımcılar mı öngörüsüz? Yoksa TV programları mı yapımcıları böyle işlere zorluyor?
Özünde hiçbir estetik olmayan vıcık vıcık komedi yapımlarıyla, şiddet içinde şiddet, aile içi çarpık ilişkiler; aldatma, mafya senet, cezaevi vb. konularıyla dolu ekranlar niye?
Bu ülkenin kültürünü, ahlakını, vicdanını, namus anlayışını bu kadar kolayca ve pervasızca yere seren; ayrık otu gibi ortalığı kaplayan bu tahribata bu yıkım kültürüne gerçekten çare yok mu? Koskoca bir millet tarihinden kültüründen dininden ahlakından sanat ve edebiyatından kısaca “insanlığından” kopartılıyorken kimsenin sesi çıkmayacak mı? Bu ülkede beyefendilik hanımefendilik kalmayacak mı? Nezaketli, alicenap,  cömert, hamiyetperver, mert insan ve aile kalmasın mı? Yazık bir milletin medeniyeti ve kültürü göz göre göre yok ediliyor ve kimsenin sesi çıkmıyor...
İbrahim Ceylan – Edebiyat öğretmeni
***
 
Umudunuzu kaybetmeyin
Hırsız küresel çeteler bizi yıkamaz. Finansal oyunlarla ekonomik durumumuzu asla altüst edemezler.
Plaza köşelerinden ahkâm kesen sahte ekonomistlerin yorumlarına inanmayınız. Döviz, altın gibi araçlara para yatırdığınızda ülkemize zarar vermeye başlarsınız. Yabancı parayı almak demek o ülkeye faizsiz olarak borç vermek ile aynıdır.
Dünyada altın üretimini yapan 3-5 oligark ailedir. Bunlar 2013 yılında 23 gram (1 ons) altını 1.900 dolara kadar yükselttiler. Sonra 1.200 dolara indirdiler. Son 5 yıldır altında bekleyenler reel olarak (döviz cinsinden) yüzde 50 zarardadırlar.
1000 yıldır bu toprakları işleyen, imar eden, medenileştiren Türk toplumu gerekirse soğan, ekmek yiyerek yaşayabilir. Lüks tüketimimizi kıssak 40-50 milyar dolar daha az giderimiz olur.
Sanayicimiz artık her şeyi üretebiliyor. Dünyada var olup da bizim ülkemiz sanayiinde yapılamayan bir eşya artık yoktur.
Bursa, İstanbul, İzmir, Kayseri, Gaziantep, Manisa, Kocaeli, Tekirdağ, Ankara, Çorum, Sakarya, Düzce vb. gibi illerimizdeki organize sanayi bölgelerini gidip görünüz. Buralardaki teknik elemanların tasarlayamayacağı ürün yoktur.
Mühendislerimiz, kalıpçılarımız, ustalarımız kıt imkânlarla harikalar ortaya çıkarabiliyorlar. Önde gelen holdinglerimiz dünyanın 200 ülkesine mal satıyorlar. Beyaz eşyada, bisküvide, tekstilde, turizmde başa güreşir olduk.
Öldük, bittik, yandık diyerek kendimizi bitirmeyelim. Osmanlı ne kadar zorluklar içine düştü. 1980 öncesinde yağ, şeker, yakıt, ampul bile yoktu. Her gün elektrik kesintisi olurdu. 1994’te şiddetli bir darbe aldık. 2001’de ateşe düştük. 2016’da CIA ajanı FETÖ’nün katilleri işgal girişiminde bulundu. Ama yine ayağa kalktık. Türk insanı asla yenilmez, yok edilemez.  Genlerimizde bu vardır.
Ali Özdemir
***
 
30 Ağustos'u anlamak
“30 Ağustos bir milletin inanışının sembolüdür. Türk milleti önce kendisine sonra komutanlarına inanmış ve sonuna kadar güvenmiştir. Bu inanç ve güven, topraklarını parçalamak isteyen güçlü devletlerin hayallerine geçit vermemiştir. 30 Ağustos 1922 tarihi, Türk milletinin iman, ahlak, din, dil, toprak bütünlüğünü koruyarak güvence altına alması ve bir inanç etrafında birleşerek onurunu kurtarma mücadelesinin adıdır. Bu millet dün olduğu gibi bugün de bu kararlılığından asla taviz vermeyecektir.”
Necip Taşkın - Anadolu Sağlık Sen
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.