‘Şeref’iyle oynadı ‘Hakkı’yla kazandı!

Galatasaray, dünkü iştahının yarısını geçmiş maçlarında gösterebilseydi, La Liga’daki gibi üçlü bir şampiyonluk yarışı heyecanı yaşatırdı.
TT Arena’ya dün gece Türkiye’yi ve puan cetvelini bilmeyen bir futbolsever getirseydiniz, “Sarı-kırmızılı takımın şiddetle 3 puana ihtiyacı var. Galiba şampiyonluğa oynayan takım onlar” derdi.
İki takım arasında 28 puan fark olduğunu anlatmaya çalıştığınızda ise onunla dalga geçtiğinizi zannederdi.
İşte öyle bir derbi izledik dün gece.
Galatasaray, bu iştahının yarısını geçmiş maçlarında gösterebilmiş olsaydı, La Liga’daki gibi üçlü bir şampiyonluk yarışı heyecanı yaşatırdı herkese.

Galatasaray’ı 90 dakika öncesinde “bilinçsizlerin” ürettiği “bilinçli” şaibe dedikoduları mı kamçıladı bilinmez ama forma ve armaya yakışır oynadı sarı-kırmızılı futbolcular.
Hatta tribünler de bu coşkuya fazlasıyla ortak oldu.
Alınacak bir galibiyet tarihi rakip Fenerbahçe’ye 4. yıldızı taktıracak olsa da, tribünler bu durumu hiç umursamadı.
32. haftaya kadar rakiplerine önde baskı yapan Beşiktaş, ilk 45 dakika kalesini savunmakla meşgul olup durdu.
Tanınmayacak kadar kötü oynayan Beşiktaş, bu görüntüyü iki sebepten dolayı verdi. Birincisi; Galatasaray’dan hiç beklenmeyen ve geçmiş haftalarda hiç de yapmadığı önde şok baskı. İkincisi ise siyah-beyazlı oyuncuların yaşadığı şampiyonluk stresiydi.
Beşiktaş’ı aslında ilk yarının bitiş düdüğü kurtardı.

Soyunma odasında Şenol Güneş’ten yedikleri muhtemel bir fırçayla oyuna ortak olmaya çalışan siyah-beyazlı futbolcular önce Galatasaray’ın hızını kesti, sonra da pozisyonlar bulmaya başladı. Ancak bu defa da karşılarına Muslera çıktı.
Puan kaybına tahammülü olmayan Şenol Güneş, “Tek forvet yetmeyecek” deyip Cenk’i oyuna atınca beklediği golü buldu.
Sonuç olarak; Galatasaray şerefiyle oynadı, Beşiktaş ise maçı ikinci yarıdaki oyunuyla hakkıyla kazandı.
Ancak üzerine yüklediği bu baskıyla kalan 2 maçta çok zorlanacağı da bir gerçek.

Maçın adamı: Mario Gomez. Kırılma anı: Cenk-Olcay değişikliği.