Bu “ekip”le ilgili açıklamalar

A -
A +
Geçen cumartesi günkü yazı çok konuşuldu.
“Hocam sizin bu ekip neyin peşinde” başlığını taşıyordu.(*)
Tarafıma edilen hakaretlerin bini bir para.
Bunlara girmeyeceğim. İki açıklama var.
Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mustafa Varank ile twitter özelden konuştuk.
Önce konuyu biraz hatırlayalım.
İnternethaber sitesi yazarı Süleyman Özışık’tan Habertürk televizyonunda yaptığı konuşmada sözünü ettiği toplantıyı düzenleyenin ismini istemiştim. O ise bana isim vermemişti.
Aynen şöyle yazmıştım:
Bu yüzden de Süleyman Özışık’ı arayıp sordum. Açık ve samimi cevaplar verdi bana. Toplantıyı düzenleyen Davutoğlu’nun sosyal medya sorumlusuymuş. Ben adını bilmiyorum. Sordum ama söylemedi. Ancak “Adını Mustafa Varank ile Süleyman Soylu’ya söyledim” dedi.
Bana Twitter üzerinden özel mesaj gönderen Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Varank şöyle yazdı:
“Bana kimse isim vermedi. Sormama rağmen isim vermedi” 
Süleyman Özışık ise “Fuat hocam, Sayın Varank da sordu ama ona da isimleri vermediğimi söyledim. Bir yanlış anlama oldu sanırım” dedi. Özışık, ismi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya söylediğini bir kez daha teyit etti.
Evet, burada bir yanlış anlaşılma var demek ki. Mustafa Varank haklı. Süleyman Özışık’a o toplantıyı düzenleyenin kim olduğunu sormuş ama cevap alamamış. Bu hususu da düzelterek kayıt olarak düşelim burada.
Bir başka açıklama daha var.
Sayfasında sabitlenmiş tweet’ine baktığımızda “Hocam…” diye yazan Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlık eski Basın Müşaviri Osman Sert ile ekürisi Ali Sarıkaya da twitter üzerinden bir açıklama yayınlamış.
Açıklamanın ilk paragrafı çok ilginçti.
“Geçtiğimiz hafta Habertürk televizyonunda Süleyman Özışık tarafından dile getirilen iftiraların kimse tarafından ciddiye alınmadığını düşünürken Türkiye gazetesinde Fuat Uğur aynı iftiraları yeniden gündeme getirdi...”
Tuhaf bir durum.
Koskoca Habertürk’te biri çıkıp çok çarpıcı iddialarda bulunuyor ve bu ekip iddiaların öncelikle “iftira” olarak algılanması gerektiğini düşünüyor, ciddiye alınmayacağından emin bekliyorlar. Çok enteresan.
Bu tavrın bir benzeri aşağıda okuyacağınız Şaban Kardaş olayında da var. İki yıl önceki ve hiç itiraz edilmemiş bir açıklamayı ben yayınlayınca açıklamalar gönderiyor, açılacak davalardan söz ediyorlar.
Oysa mesele çok açık. Yaptığım gazetecilikti ve bu konuşmanın ortaya çıkmayan yanları varsa öğrenmek için İnternethaber sitesi yazarı Süleyman Özışık’ı arayıp sordum. O detayları da yazdım. Aktardıklarım, Süleyman Özışık’ın Habertürk televizyonunda söylediklerinden daha geniş kapsamlıydı.
Süleyman Özışık doğru söylüyor mu söylemiyor mu, bunu aralarında halledecekler. Çünkü iddia çok ciddi. Öyle hamasetle geçiştirilecek bir durum değil anlayacağınız.
Yazının yayınlandığı gün Süleyman Özışık’ın ağabeyi ve İnternethaber sitesiyle birlikte yine çok okunan gazeteciler.com ve gazeteoku.com gibi sitelerin sahibi Hadi Özışık ile konuştum. Bana “Süleyman'ın bahsettiği toplantıdan haberim var. Hatta Süleyman bana gelip ‘Abi böyle bir toplantı var, ne diyorsun, gideyim mi?’ diye sormuştu” dedi.
 Durum budur efendim.
.....
(*)https://turkiyegazetesi.com/yazarlar/fuat-ugur/595358.aspx
 
FUAT UĞUR'UN YAZISININ DEVAMI İÇİN TIKLAYIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.