Dişçisin sen dişçi kal...

A -
A +
Allah yokluklarını da göstermesin, muhtaç da etmesin. Tabiplerden de, tababetten de bezmiş biri olarak en çok 'diş hekimlerinden'  korkuyorum. Bir ben mi? Ben, sen, o, biz siz onlar... Hele de o talimatlar; Ağzınızı açın!.. Ağzınızı kocaman açın... Hiç kapatmıyorsun sakın!.. Kafanızı serbest bırakın... Tükürelim... Öyle kalalım bir süre, kımıldamak yok!.. Tükürmek yok, yutalım... Tak tak yapalım lütfen... Dilimiz değmesin... Korku, acı, stres, sancı, bir de üstüne morfinden yamulmuş ağızla; "boaarcım neookaardı acoooba?"
 Vakit intikam vaktidir;
-Diş hekimi "hangi dişiniz ağrıyor?" diye sorduğunda, "Eeeh ama, onu da sen bul! doktor sensin" deyin.
-İşleme başlamak üzere size yöneldiğinde, elindeki aleti göstererek; "Ayy, o kirlidir şimdi, bi suya tutun bari" deyin... Steril olduklarına dair konuşma yaparsa "he hee tabe, tebee" manasında mimikler yapın...
-Daha dişinize dokunmadan "Ağrıdı yaaa!" deyin, her arkasını döndüğünde bir şeyleri kurcalayın.
-İşlem esnasında ağzınızı yavaş yavaş kapatın, doktor açmanızı rica etsin, ağzınızı yavaş yavaş kapatın. O, tekrar "büyük açalım" diye rica etsin. Ağzınızı yavaş yavaş kapatın...
-Parmağını ısırın, "Parmağımı ısırma!" diyene kadar da fark etmeyin...
-Ağzınızda çalışırken "bi dakka" deyip elini tutun, hatta sonra "ben vazgeçtim" deyin. Ters ters bakarsa, bayılın...
-Diş hekimlerinin çoğu, haklı olarak, kendilerine 'dişçi' denmesinden hoşlanmıyor. Aralarda "Tamirci çırağı" şarkısını "Dişçisin sen, dişçi kal" versiyonuyla mırıldanın.
-"Şimdi çalkalayıp tükürelim" dediğinde, tükürün! Öylesine... Gelişigüzel...
-Dişçi koltuğuna ayakkabılarınızı çıkarıp binin, bağdaş kurun. Çekinirseniz normal oturun ama müdahalenin ortasında "bu koltuk çok yatık, ay belim, az kaldırıver" deyip doğrulun.
-Dişinizi çekmeye çalışırken koluna asılın. O dişe asıldıkça kola daha çok asılın. Uyarırsa, "Aynı anda bırakıcaz!" deyin...
-Bilgi edinme hakkınızı kullanın. Teknik sorular sorun; aklınıza takılanları sağdan soldan duyduğunuz üç-beş Latince kelimeyle tamlama yapın, salın gitsin.
-Ağzınıza soktuğu her alete karşı dilinizle savaş verin. Koyduğu pamukları, dolguyu, tükürük çeken hortumu o arkasını döndüğünde püskürtün.
-Bir sonraki randevunuza, hava yastığı modeli silikon dudaklar yaptırarak gidin; işi zorlaşsın, dikkati dağılsın...
-Hatta, tedavinin tam ortasında 'acil durum var!' işaretleri yapıp memleketini, içinden mi nahiyeden mi, kuaförünün ismi gibi alakasız sorular sorun.
Hepimize geçmiş olsun...

Ninem diyor ki; Otuz iki dişten çıkan, otuz iki mahalleye yayılır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.