Tolgay-Talisca

Tolgay ve Talisca kördüğümü çözdü, Beşiktaş büyük bir engeli aştı. Beşiktaş bu yarışta kendi göbeğini kendi kesecek… Siyah-beyazlılar bunun bilincinde… İşi ihtimallere bırakmıyorlar… Gençlerbirliği maçı da gösterdi ki Kartal kanatlarını açtı ve şampiyonluğa uçuyor. Hırs, istek, maça odaklanma biçimi dört dörtlük olmasa da sonuç almayı biliyor bu takım.
Şu bir gerçek ki, Gençlerbirliği sert, diri ve mücadeleci bir takım. Beşiktaş’ı ilk yarı hayli zorladılar. Eğer kalede dün Fabri olmasa maç ilk yarı, Beşiktaş’ın aleyhine 2-0 olurdu.
İnanın Fabri’nin o sağlam duruşu Beşiktaş’ı yukarıda tutuyor. Nitekim dün de Skuletic ve Sessegnon’un iki mutlak pozisyonunu kurtardı, helal olsun…
Özellikle sağ kanattan hücum eden siyah-beyazlılar, bu kanattan Gökhan Gönül ve Jeremain Lens’in ceza sahasına gönderdiği paslarla pozisyonlar buldu, ama Hopf’u geçemedi.
Quaresma’sız Beşiktaş, tek kanatlı uçak gibi… Ancak bu durum Lens için büyük fırsattı, değerlendiremedi. Gökhan Töre olsa onun bu takımda forma bulması imkânsız.
Tolgay kendini çok geliştirmiş ilk yarıda maçın kilit adamıydı, ilk topların hepsi onda buluştu. Lider oyuncu karakteriyle oyunun hem savunma tarafında hem de Talisca’nın arkasında hücum oyununda müthiş etkili oldu, asist yaptı, Talisca’yı gole, Beşiktaş’ı zafere taşıdı. Ancak böyle oynamaya devam ederse Oğuzhan’ın ondan formayı alması zor, diye düşündüğüm anda öyle yoruldu ki, oyundan düştü. Ancak Şenol Hoca, onu oyunda tutarak ödüllendirdi.
Negredo, Beşiktaş’ın hücumdaki en önemli ismi… Toplu-topsuz oyunda hep o var. Şenol Hoca Caner’i oyuna, onu kenara almakla skoru korumaya çalıştı.
Ümit Özat’ın en azından beraberliği bulma adına yaptığı değişiklikler bir işe yaramadı.
Mustafa Öğretmenoğlu’nun Beşiktaş’ın penaltı beklediği iki pozisyonda da kararı doğruydu. Sadece nizami şarj ile nizami olmayan temaslı oyunu biri anlatmalı, hocaya. 

MAÇIN ADAMI: Tolgay Arslan