Geleceğe dönüş!

A -
A +
Halef ile selefin oyunu mu, desem acaba? Hayır, şurası kesin ki Şenol Güneş, Sergen Yalçın’ın takımına karşı bir türlü oyun tutturamıyor. İlk yarıda nasıl zorlandı öyle Beşiktaş, Alanyaspor önünde!
Hem de Quaresma, Ljajic, Güven ve Burak’a rağmen... 
Aslında Şenol Hoca, destansı işler başardı, 4 yıllık süreçte Beşiktaş’ta. Ancak bu sezon farklı... Şampiyonluk gitti, Şampiyonlar Ligi tehlikede... 
Olacak şey mi, bu? Bir düşünün, bu hâle nasıl geldi, Beşiktaş? 
Başkan Fikret Orman dediğinizi duyar gibiyim... Hayır o enerjisini kongre ve ekonomik açmazlara yoğunlaştırmasa kupasız bitirir miydi, Beşiktaş sezonu, bitirmezdi. 
İnanın, lig devam ederken Fikret Başkan ne Şenol Hoca’yı millî takım’a yollar ne de saat gibi işleyen takımın bozulmasına rıza gösterirdi. Fakat şartlar öyle ağırdı ki... Çaresizlik fena... 
Hâliyle G.Saray travmasının ardından Alanyaspor maçı, Avrupa açısından önemliydi, Beşiktaş için. O yüzden hızlı başladılar maça... Ne de olsa prestij! 
Güven’in savunmadan dönen şutunda Âdem Ljajic ile öne de geçti ama o etkili oyun ilk yarıda ikinci golü getiremediği gibi bir de Caner ile kendi kalesinde gol gördü. 
Penaltı mı? Burak ile Caner’in duvar pasında rakip savunmanın arasına girerken düşüşünde maçın hakemi Cüneyt Çakır’ın kararı yerindeydi. 
Güneş’in maça Quaresma ile başlamakla ne kadar doğru bir karar verdiği, yıldız futbolcunun klas vuruşuyla tescillendi. Doğrusu, yıldızlar özeldir, tıpkı Quaresma gibi...  
Uzatmayalım, Sergen Yalçın, Alanyaspor’u taş gibi takım yapmış. Acaba Beşiktaş’ın yeni hocası o mu olacak dersiniz? Sanmıyorum, o kadar çok aday var ki... 
 
Maçın adamı: Quaresma
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.