G-20 Zirvesinin Ardından

A -
A +
*Brisbane – Manila – İstanbul
Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte, dünyanın en uzak bölgelerine bir hafta süren ve yoğun gündemle geçen uzun bir seyahat gerçekleştirdik. İstanbul'dan, G - 20 zirvesinin yapıldığı Avustralya'nın Brisbane şehrine (Kıta ülkenin üçüncü büyük şehri) kuş uçuşu 17 saat 40 dakikada vardık. Bu uzun mesafe için Endonezya'nın başşehri Jakarta'da kısa bir mola gerekti... Kısaca G - 20 olarak anılan, ekonomik büyüklükte dünya sıralamasının en üst sıralarında yer alan 19 ülke ve AB Komisyonunun iştirakiyle oluşan ve adı üstünde, ekonomi ağırlıklı bir yapı mahiyetinde olan bu önemli platform, gelecekte bölgesel ve küresel siyasi meselelerde de etkinliğini belirgin biçimde hissettirecek bir görüntü veriyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde, sahip oldukları veto yetkisiyle, dünya siyaset dengeleri üzerinde kurdukları hâkimiyeti kaybetmek istemeyen beş daimi üyenin (P5) bilhassa karşı çıkmasına rağmen, bu gidişat önlenemeyecek gibi... Türkiye özellikle bu yönde ağırlık koyuyor ve şimdiye kadar sağlanan gelişmeler de olumlu.
2015 itibariyle G-20 başkanlığını devralacak olan Türkiye, Brisbane'deki zirveye çok hazırlıklı gitti. Başbakan ile birlikte, ekonomiden sorumlu yardımcısı Ali Babacan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve beraberinde kalabalık bir uzman-danışman heyeti zirveye katıldı. Başbakan Davutoğlu çalışma temposu ve kişisel performansı ile parmak ısırtıyor gerçekten. "Nazar değmesin" diyelim! Ziyaretin ilk gününde tertip edilen "Küresel Gelişmeyi Güçlendirme: G-20 Brisbane Zirvesinin Sınamaları ve Katkıları" başlıklı konferansın hitamında verdiği önemli mesajlar yanında, özellikle Griffith Üniversitesi'nde Türkiye'nin G – 20 perspektifini anlattığı müstakil konferansta, mükemmel bir vizyon ortaya koydu. Bu vizyonu daha sonraki liderler zirvesinde ve ikili temaslarda da aynı şekilde yansıttığını belirtelim. Obama, Merkel, Hollande, BM ve OECD Genel Sekreterleri ve diğer katılımcı ülkelerin liderleriyle yoğun bir temas trafiği gerçekleştiren Davutoğlu, gelecek yılda yürüteceği G – 20 Başkanlık görevinde, sergileyeceği politikalara dair doyurucu bilgiler ve güçlü mesajlar verdi. Bunun yanında başta Irak, Suriye ve terör meselesi başta olmak üzere, pek çok bölgesel ve küresel mesele hakkında görüş teatisinde bulundu. 2008 yılından beri, küresel ekonomik krizlere çözüm bulmak için oluşturulan G - 20 platformu, G – 7 ve benzer diğer yapılara göre henüz çok yeni olmasına rağmen, dünya ekonomik yapısındaki kapsayıcılığı ve problemlere çözüm üretme kapasitesi itibariyle gelecek vaat ediyor. Gelişmiş ülkeler yanında, özellikle kalkınmakta olan ülkelerin sunduğu fırsat ve imkânların, isabetli politikalarla doğru biçimde kullanılması halinde, dünya bugünkü durumundan daha iyi bir gelecek yakalayabilir. Elbette refahın paylaşılmasında bugüne kadarki kapitalist hâkimiyetin dengelenmesi ve nispeten adil bir dengenin sağlanması kaydıyla... Bu cümleden olarak Türkiye insan odaklı yaklaşımını en net biçimde ortaya koymuş oldu...
Ziyaretin ikinci ayağı olan Filipinlerde de Ahmet Davutoğlu'nun Güney Doğu Asya ve Asya –Pasifik Bölgesine dair muhteşem bilgi birikimi ve meselelere vukûfiyetini izledik. Dışişleri Bakanlığında, "Türkiye'nin dış politika esasları ve Asya –Pasifik Bölgesine bakış açısı" başlıklı bir konferans veren Davutoğlu, hakikaten dikkat çekici mesajlar verdi... Bir kısmını haber sayfalarımızda yansıttığımız bu mesajların yanında, Sayın Davutoğlu'nun kısmen yazılmamak kaydıyla, uçak yolculuğu esnasında yaptığı önemli konuşmalar da var. Ancak yerimiz doldu!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.