Trabzonspor artık tamamdır...

A -
A +

Başlık biraz anlaşılmaz gibi duruyor değil mi? Peki nedir? Başkan yeniden seçildi. Konuşmasında şampiyonluk için “Sakın haaa...” deyip durdu. Bu kulübün tamamını, durum ne olursa olsun, diken üstünde tutmaya devam ettirmektir. Böylece sanki rakiplerle hiç fark yokmuş gibi devam anlamı taşır. Sahaya gelince... Köklü oyuncu değişiklikleri diyelim, hepsi maç skor olarak koptuktan sonra... Avcı Hoca rakibin sezon başından beri en etkili oyunu oynadığının hemen farkına vardı. Taraftarın coşkusuna kapılmadı.

O ne öyle Hamsik?

Trabzonspor’un 2. golü aslında tam bir futbol sanatıdır. Uzaklardan penaltı üzerine düşmekte olan topu Hamsik denen usta koşu hâlinde iken öyle kontrol edip öyle bir dokunuşla ağlara attı ki, buram buram ustalık ve sanat eseri idi... Herkese örnek olur umudu ile...

TFF-GS düellosu!

Galatasaray’ın çiçeği burnunda başkanı Burak zat-ı muhteremleri Nihat Özdemir üzerinden TFF’ye yüklenmiş. Hem de o TFF’nin içinden altı adet de isim vermeden tanık da var diyerek... Nihat Başkan ise çok kuru, sıradan bir cevap göndermiş sözüm ona... Şimdi geriye iki başkanın da isimleri dökerek herkesi aydınlatması gerekmiyor mu? Yapın ki, hemen peşinden başka kulüp kahramanları dizilmesin!

Beşiktaş’ın komik değişimleri!

Eskiden oyuncu değişikliği yoktu ve bu yüzden teknik adamlar çok sık hatalar yapmıyorlardı. Nereden mi geldim? Şu Sergen kardeşimizin son lig maçında yaptıklarına bakınız. 88 dakika sahada yokları oynayan Batshuayi ancak o dakikada yerini Güven’e bırakıyor... Atiba da aynı dakikada “yok oynamayı iyi bilen” Kenan’a... Devam edelim. Ghezzal 76. dakikada Topal’la değişiyor. Madem öyle, o zaman cezalı duruma düşen Josef ile değiştir Topal’ı... Demek ki geçen sezonun lig zaferi rakiplerin ikramı gibi durmuyor mu? Devamla, Şampiyonlar Ligi’nde defteri puansız kapattı Beşiktaş... Hani şu Şenol Güneş’le lider kapatmış olan kulüp... Acaba...

Fatih Hoca bu ne oyunu?

Öteden beri yazar söylerim, bu ülkenin benim gözümde  bir numaralı hocası Fatih Terim’dir... Ama ne var ki bu sezon özellikle kadro kurmada, oyuncu değiştirmede benim aklımın almadığı işler yapıyor. Sakın ola ki o tribünde idi demeyin. Kenardaki eski ustalara mutlaka bir talimat inmiştir. O ne öyle Hoca’m? Aylardır ortalıkla görünmeyen Aytaç 2-2’ye kilitlenmiş maça girer mi? Takıma da, Aytaç’a da yazık değil mi? Babel 90. dakikada girecek de ne yapacak? Yoksa sözleşme gereği mangır alsın diye mi? Acaba başkan onla bunla uğraşacağına bu işlere iyi bakan birilerini mi bulsa?

Osman’ım nurlar içinde yat!

Futbolumuzun efsane golcülerinden Osman Arpacıoğlu vefat etmiş. Düne kadar haftada en az üç-dört defa beni arar sohbet ederdik. Genelde de Fenerbahçe’nin maçları üzerine yorum paylaşırdık. Hiç unutmam; Ligin ilk maçında Adanaspor’u 4-0 yenen Fenerbahçe’nin bütün gollerini o atmış idi. Bendeniz de hemen France Football’ü arayıp onu Altın Ayakkabı yarışmasına aldırmış idim. Sonra Didi Osman’ı kadro dışı bırakınca yarışma da geri kaldık. Tanju kardeşimin yolu da böylece açılmış oldu. Nurlar içinde kardeşim!

TÜİK semt kahvesi mi?

Dostum Başkan Tayyip Erdoğan başka biçimde yorumladı da, bendeniz “kahve” dedim. Demek ki bu ülkede devlet yüksek makamlarına böyle istenildiği zaman, hem de kalabalıkla, baskın veriliyormuş... Ben de diyorum, işime gelmeyen bir şey olursa, mahalleden arkadaşları toplayıp etrafa dalayım... Eh Kemal Dayı ve teşkilatını kapıdan içeri almayanlar da gelmez ayın son çarşambasında iktidar değişince yandılar demektir. Ah ah ah, biz az mı yağ kuyruklarında nöbet tuttuk, yakıtsız kalmış evlerimizde paltolarla oturup, karaborsadan tüp gaz aldık... Ben bu halkın o  günleri unutmasına da çok şaşıyorum doğrusu...

Buz kesmiş Pereira!

Önce Fenerbahçe, güya rakibi Rizespor’a  az attı bile... Ama benim en çok şaşırdığım ne mi oldu? Ne zamandır bir maçta 4 gol atamamış koca Fenerbahçe bu rakama ulaşmasına rağmen dün pozisyonlarda bile yerinde duramayan hocası kulübede buz kesti âdeta... Ne mi? Bu sizce de yakında yolcu olacağı anlamına gelmiyor mu? 4-0’lık galibiyet taraftarda umut yeşertti mi acaba? O güzel havaya rağmen 18 bin kişi varmış tribünde... Buradan bakınca acaba hâlâ umut besleyen taraftar sayısı da giderek azaldı mı?

CNN’deki program

Geçtiğimiz cumartesi akşamı şöyle bir kanal gezerken CNN’e  takıldım. Koray Şerbetçi ki, tarihçi, sunum yapıyor, Prof. Dr. Alpaslan Demir ve Dr. Selçuk Çetin yorum yapıyorlar, bilgi aktarıyorlar. “Zaman Kırılması” adlı program... Konu mu? Osmanlıda padişahların ölüm sebepleri... Ve duymadığımız defin meseleleri... Üç isme de binlerce teşekkürler!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.