Yeni MHK bu iki tayini zor anlatır!
26 Aralık 2014 01:00
Geçen hafta hakem tayinleriyle ilgili bir şey demedik. MHK'nın ilk haftasıydı, belki giden MHK'nın bıraktığı taslaktı. 15.haftanın hakem tayinlerini görünce şaşırdım.
1) Sivas-Başakşehir maçında hakem Ali Palabıyık'ın 3 tane siyah-beyaz hatası vardı.
Semih daha 3. dakikada Da Costa'ya tekmeyi atıyor. Tartışmamız kırmızı! Hakem cezayı kesmeyince bu defa da Da Costa 40. dakikada Semih'e net bir kırmızı kartlık hareket yaptı. 8. dakikada Yalçın, Utaka'yı indirdi, verilmeyen kemiksiz bir de penaltı var.
Başakşehir 10 kişi kalsa daha sonra da penaltısı verilse bugün belki Roberto Carlos görevinin başındaydı.
Gözlemcisi Yusuf Yaylı tam not mu verdi?
Ali Palabıyık bu hafta nasıl oldu da Kayseri-Elazığ maçına atandı?
2)?Çağatay Şahan F.Bahçe-Altınordu maçında kemiksiz bir penaltıyı atladı. Bu hafta Denizli-G.Antep BB maçına verilmiş. Ben Ünsal Çimen'in günahını almışım. Bazı hakemlerin demek ki başka abileri de varmış?
Şimdi yeni MHK maalesef buradan şu sonucun çıkmasına zemin hazırlamıştır: "Sahibi ve abisi olan-olmayan hakemler var!"
***
Giden MHK'yı en çok yıpratan konu, gözlemci raporlarının maçı yöneten hakemin gerçek performansını gösterip göstermediğiydi...
Bu zaman zaman hakeme göre, bazen de gözlemciye göre değişiyordu.
Gözlemci raporları okunuyor mu? Denetleniyor mu?
Anlaşılan değişen bir şey olmadı!
Şimdi basın toplantıları devam ediyor olsaydı benim sorum belliydi:
Ali Palabıyık ve Çağatay Şahan'ın gözlemci notları 8.4 ya da üstü müydü?
Bu maçları MHK inceledi mi? Bu hafta maçı olmayan hakemlere bunu nasıl izah edersiniz. Ya da yarın siyah-beyaz hata yapan hakemi hangi hakla dinlendireceksiniz?
Alp gitti, toplantı kalktı!
Zekeriya Alp gitti, MHK'nın salı toplantıları kalktı.
TFF yöneticilerine 3 kısa ve net sorum var.
1) Sayın Zekeriya Alp'e mi nazınız geçiyordu?
2) Bu toplantı işinin hatalı olduğunu mu anladınız?
3) Zekeriya Alp'i yıpratmak için bu bir taktik miydi?
Dördüncü bir soru ya da şık var mı?
Bir Suat Arslanboğa analizi!
Suat Arslanboğa, Süper Lig'deki en son maçını 9 ay önce yönetmiş.
Daha çok PTT 1. Lig'de veya Süper Lig'de 5-6 hakem olarak görev almış.
Bu sezon yine Süper Lig siftahı yoktu. Zaman zaman sıçrama noktasına gelmişti. Ama çok gerilere gittiği de oldu.
Son birkaç yılının moral açısından iyi geçtiği söylenemez.
Bazen MHK'lar iyi niyetle yaklaştı. O şansı kullanamadı.
Bazen de MHK'lar onu yok saydı.
Yeni MHK ona bir moral olsun diye şans tanımak istedi. Beşiktaş-Adana Demir maçına atadı.
Tabii böyle uzun aradan sonra görev alan hakemlerde "başarılı olacağım-olamayacağım baskısı" birkaç kat artar.
Hakem açısından büyük bir talihsizlikti. Hakan Söyler'in hareketinin sert olduğunu düşünüp tereddütsüz kırmızıyı gösterdi. Beşiktaşlı oyuncuların "temas yoktu" ifadeleri üzerine kartını sarıya çevirdi.
Ülke böyle bir centilmenlik tablosuna hasret olduğu için balıklama atladı. TFF bile anında Veli Kavlak için teşekkür mesajı yayınladı.
Ancak bu hakemlik açısında doğru bir uygulama değil.
Kararından dönmek, hakemin sahadaki otoritesini sarsar.
Hakem bugün olsa, o kartın rengini sanıyorum değiştirmezdi.
Uzun süredir maç alamama baskısı Suat Arslanboğa'yı buna itmiş olabilir.
Düşünün; bir hakem saha içinde böyle bir kaç defa oyunculara uyup karar değiştirse, bir orta yol arasa ne olur?
Bu işin sonu gelir mi?