Bu hakemleri kim eğitecek?

A -
A +

Hakemlikte çok başka bir yere geldik!    
İşler 10 yıl, 20 yıl önceki hatta 1 yıl önceki gibi bile değil!
Hakemler, artık cuma ve pazartesi arası 4 gün boyunca nöbetçi subay, nöbetçi doktor gibi yaşamak mecburiyetinde.
Her an için VAR görevi çıkabilir.
“Maçımı yönettim, bu hafta benim işim bitti!” diye bir şey yok.
Ya da “Bu hafta maçım yok, hafta sonu boşum” deme şansınız kalmadı.
Bunlar işin hakem tarafıydı!
MHK tarafının da yükü arttı. Artık VAR ile birlikte hakemin eğitimini, klasmanını, tayinini, plan ve programını yapabilmek ciddi bir mesai ve zaman istiyor.
Önce eğitimden başlayalım.
Hakemin eğitimi uzmanlık isteyen ciddi bir iştir. “İyi bir yönetici, iyi bir eğitimci de olur” diyemezsiniz. İki karpuz bir koltukta olmaz.
Roberto Rosetti’nin tamamen ayrılmasıyla bizdeki hakem eğitiminde ciddi bir boşluk meydana gelmiştir. Zaten Rosetti eğitimcimiz iken de FIFA’nın VAR sorumlusuydu. Türkiye’ye fazla vakit ayıramıyordu.
Jaap Uilenberg döneminde hakemlerimiz ve gözlemcilerimiz düzenli ve ciddi bir eğitim alıyordu. UEFA standartlar uygulanıyordu. Şimdi Uilenberg de, Rosetti de yok.
Sayın Namoğlu, işin idari tarafı ve hakem tayini ile ancak baş edebilir. Mutlaka ciddi bir eğitim ekibine ihtiyaç var.
Bakın; son iki yıldır Süper Lig’e ve TFF 1. Lig’e aldığınız hakemler mesafe kat edemiyor. Bunda eğitim eksikliğinin ve klasmanlardaki yanlış tercihlerinizin etkisi çok fazla.
Jaap Uilenberg iyi bir eğitimciydi. Türkiye’de çalıştığı süre boyunca TFF’yi ya da hakem kurumunu zora sokacak hiçbir davranışı olmadı. Bizi iyi tanıdı ve anladı.  
Federasyon acilen şayet Uilenberg boşta ise eğitimin başına getirmeli. İkna etmeli. Ya da benzer nitelikleri taşıyan bir eğitimci bulmalı.
Federasyon şunu da yapmalı; başta Cüneyt Çakır olmak üzere FIFA hakemlerine, Fırat Aydınus’a, Bülent Yıldırım’a fikirleri sorulmalı.
Ben bu camiayı tanıyan birisi olarak Uilenberg için şimdiye kadar kimseden olumsuz bir kanaat işitmedim. 

Eğitim deyip geçmeyin!
Collina, Dünya Kupası öncesi hakemleri defalarca toplayıp eğitim yaptı.
UEFA, her yıl belli dönemlerde elit kategori hakeminden tutun 3. torbadaki hakemine kadar eğitime alır.
Bir semineri kaçıran hakeme, maç vermezler.
Hakemin eğitimi öyle geçiştirilecek, idare edilecek, herkesin yapabileceği bir iş değildir.

Zorbay Küçük’e ne oldu?
MHK Başkanı Yusuf Namoğlu, çok genç bir hakem olan Zorbay Küçük’ü “bir proje” olarak düşündü ve çabuk çabuk klasman atlattı, Süper Lig’e aldı.  
Sezon hazırlıkları başladı. Zorbay Küçük iki dizinde de şişlikler var, sakat.
Namoğlu, bu sakatlığın sebebini öğrenmek ve tedavisi için Zorbay Küçük’ü İstanbul’a getirtiyor.
Çok genç bir hakemin henüz yolun başında böyle sakatlık yaşaması bizim kadar Namoğlu’nun da dikkatini çekmiş. Prof. Dr. Ömer Taşer’e gönderiyor. Tedavisi şimdilik olumlu seyrediyor. Prof. Taşer, bu sakatlığın gece yatan birinin sabah kalktığında yaşayabileceği bir problem olduğunu ifade etmiş.
Namoğlu, tedavinin her aşamasını yakinen takip ediyor.

Bayram İstanbul’da güzel!
Dokuz günlük bayram tatili için İstanbul’dan ayrılanlar, giderken otoyollarda ve havaalanlarında çile ve eziyet çekti.
Tatilde turizm beldelerini tercih edenler; kalabalıktan ve hizmet kalitesinin düşmesinden şikâyetçiler...
Bugünden itibaren dönüşler başlıyor. Bu defa da dönüşün çile ve eziyeti...
Bu bayramda benim gibi İstanbul’da kalanlar çok şanslıydı.
Artık hayatımızın bir parçası olan saate bakar gibi baktığımız cep telefonlarımızdaki İstanbul’un trafik yoğunluğu gün içinde yüzde 1-2’lerdeydi.
Bu normal günlerde gece yarıları, sabaha karşı bile olmayan bir yoğunluk!
Yollar, köprüler, otoparklar boştu.
İstanbul’da bir haftada gezemeyeceğim kadar yeri, “öğleden sonralara” kalmadan “iki yarım günde” gezdim.
Şunu öğrendim ki; bayramlarda İstanbul terk edilmez.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.