Trabzonspor kazandı ama...
Bu ligde Abdullah Avcı kadar bilimsel çalışan kaç tane teknik direktör var? Son derece de şeffaf! Dinlenmesi gereken oyuncusunu onore ederek, kenarda tutuyor. Oynaması gerekeni de sahada! Dün İzmir'de buna bir defa daha şahit olduk!
Ne var ki, kimsenin tahmin edemeyeceği bir Altay vardı sahada. İlk 45 dakika Trabzonspor çok etkisiz kaldı. Cornelius hiç topla buluşamadı. Geçen haftaki Djaniny'den eser yoktu.
Hamleler tam isabet!
Enerjisi çok düşük bir orta saha vardı. Bunu hisseden Abdullah Avcı; ikinci yarıya Berat ve Siopis'le başlamadı. Bakasetas ve Dorukhan tam zamanında çok doğru tercihlerdi.
Cornelius verimli hâle geldi. Nitekim; Bakasetas ve Koita asist yaptılar!
Altay "oyunda" üstündü!
Haftalardır maç kazanamayan Altay, kafa kafaya bir ilk yarı çıkardı.
Kadro kalitesini ve oyunu hayal edenler yanıldı.
1) Murat Akça "benim diyen orta saha oyuncularının kullanamayacağı" müthiş frikik kullandı, Uğurcan aynı güzellikte çıkardı.
2) Kappel, Pinares oyunu rakip sahaya yıktılar.
3) Cebrail ceza sahasına girmeden kalçasından aldığı güçle öyle bir gol attı ki; Uğurcan'ın yapacağı fazla bir şey yoktu.
4) Dünkü üç puan hiç tereddütsüz Uğurcan'a yazılır!
Tabiî Mustafa Denizli'ye de şu sorular sorulur!
1) Bu Altay, bu futbolu bugüne kadar niye oynayamadı?
2) Tam 90+2 dakika tek bir hamle yapmamanın mantıklı bir gerekçesi var mı?
Altay'a mağlubiyet biraz da bağıra bağıra geldi. On bire yük fazla bindi.
Sahadaki futbol; biri şampiyonluğu cebine koymuş diğeri ligde düşme korkusu yaşayan iki takım arasındaki oyuna hiç benzemedi.
Maçın hakemi Ali Şansalan şiir gibi bir maç yönetti.
Maçın adamı: Uğurcan