HOLLANDALI MÜSLÜMAN SEÇMEN

A -
A +
Hollanda hükûmetinin, aile bakanı Fatma Betül Kaya'nın şahsında Türk milletine karşı yaptığı hukuk tanımaz ve gayrı insani engellemelerin hesabı adli yolla, iktisadi müeyyidelerle, diplomatik taarruzla ve her türlü imkânla sorulacaktır. Zaten bunun aksi düşünülemez.
Üstelik de hanım bir bakana karşı Hollanda faşizminin atı ve itiyle yaptığı saldırıya karşı Hollanda ve çevre devletlerdeki vatandaşlarımız, Rotterdam’a akarak tekbirler ve bayraklarıyla çok güzel bir dayanışma gösterdiler.
11 Mart'ta ortaya konan bu tavrın aynısı 15 Mart 2017 günkü Hollanda umumi seçimlerinde de gösterilmelidir:
Müslüman seçmen, hiç fire vermeden sandığa giderek kendi partisine oy vermesi hâlinde aracısız temsil edilecektir. Müslüman nüfusun en az 5 vekil seçme imkânı vardır. Hollanda Temsilciler Meclisi'nin yekûnu 150'dir. 150'nin 5'i yakalanırsa siyasette ses getiren çalışmalar yapılır.
Dediklerimizi daha net olarak şöylece izah edebiliriz:
Hollanda Krallığı, 17 milyondur. 17 milyonun 3 milyon 750 bini yabancıdır. Yabancıların 1 milyon 200 bini Türkiye ve Fas gibi değişik milletlerden Müslümanlardır. Müslüman seçmen sayısı 700 bindir. 700 bin seçmenin 250 bini Türk'tür. 63 bin oyla bir vekil çıkartılmaktadır.
Bütün Müslümanlar, hiç fire vermeden sandığa gitseler 11 milletvekili çıkartma gibi büyük bir iş başarabilirler. Ne var ki ve maalesef yabancıların bugüne dek sandığa gitme nisbeti yüzde 35 civarındadır. Buna mukabil bu ülkedeki Türk seçmenin  1 Kasım 2016 tarihli Türkiye seçimlerinde sandığa gitme nisbeti yüzde 70 gibi bir rakamdır. Bu rakamın hem 15 Mart 2017 Hollanda genel seçimlerinde ve hem de 16 Nisan 2017 Türkiye Anayasa değişikliği halk oylamasında yüzde 90'ları bulması millî bir vazifedir.  
Müslüman milletlerden 700 binlik seçmenin bırakınız yüzde 90 veya yüzde 70'i yüzde 50'si sandığa gidip DENK Partisi'ne oy verdiği takdirde Türkler 2 milletvekili, Faslılar 2 milletvekili ve diğer milletler de 1 milletvekili çıkartmak suretiyle 5 milletvekili kazanacaklardır.
Hukuki, iktisadi, diplomatik her türlü mücadeleden daha tesirli ve devamlı mücadele bu yoldur. Bu sebeple Türkler, sandığa gitmeli ve diğer Müslümanları da teşvik etmelidir.
Ancak; şu inceliği de gözden kaçırmamalıdır:
Her seçmen mutlaka sandığa gitmeli fakat Geert Wilders adlı mahlukun ırkçı PVV partisinden birinin veya Türkiye muhalifi bir parti adayının seçilme tehlikesi olması hâlinde ve Müslüman bir vekilin de hiçbir şekilde seçilme şansı olmayan yerlerde bu partilere karşı olan en kuvvetli parti desteklenmelidir.
DENK Partisi hakkında...
Selçuk Öztürk ve Tunahan Kuzu, İşçi Partisi'nde milletvekili iken yabancıların Hollanda’ya dâhil edilme siyasetine güvenoyu vermemeleri üzerine 3 Kasım 2014'de partiden ihraç edildiler. Bunun üzerine onlar da  9 Şubat 2015'te DENK Partisi'ni kurdular. Azınlıkların haklarını arama ağırlıklı bir partidir. Meclisde temsil edilen adı geçen partinin genel başkanı Selçuk Öztürk, grup başkanı Tunahan Kuzu'dur. Her ikisi de tahsillerini Hollanda'da yapmışlardır. Netanyahu'nun 7 Eylül 2016'da Hollanda meclisini ziyareti esnasında Tunahan Kuzu'nun İsrail başbakanının elini sıkmaması gündem oluşturmuştu. Aynı ziyarette Hollanda'da Netanyahu aleyhine gösteriler olmuş ve eski Başbakanı Dries Van Agt, Netanyahu'nun "savaş suçlusu olarak yargılanmasını" istemişti.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.