Yere atılmayan çöpün hatırası...

A -
A +
“Çocuk bunları söyleyince içim burkuldu… Kendi çocukluğumdaki fakirliğim gözümün önüne geldi.”
 
Yıllar önce, el emeği göz nuru ile geçindiğim iş yerimin önünde otururken tahta lokum sandığından yapılmış ayakkabı boya sandığına dönüştürülmüş kutusunu omuzuna iple asmış küçük bir çocuk önümde durarak “amca ayakkabılarını boyayabilir miyim?” diye sordu. Çocuğun hâlini gördüm boyatmaya karar verdim:
-Kaça boyuyorsun?
-İki yüz elli kuruş (yıllar öncenin fiyatı)
Anlaştık. Boya sandığını yere koydu, ben de ayağımı boya sandığına koydum. Yere dizlerinin üzerine çökerek sandığın içinden boş yuvarlak bir teneke kutusu çıkardı. Kâğıda konulmuş boyayı bu teneke kutuya boşalttı. Benim için vakit geçirme olan bu hâl sebebiyle çocuğun heyecanla hareketlerini izliyordum.
Kâğıttaki boyayı kutuya sıyırdı. Sonra kâğıdı buruşturup bir yumak yaptı. Sağa sola bakındı ama kâğıdı yere atmadı. İki dükkân ileride bir çöp kutusu gördü. “Amca bunu çöp kutusuna atıp geleyim” dedi. Onun bu hareketi doğrusu hoşuma gitti. Daha ilgimi çekmeye başladı. Koşarak gidip geldi ve yine dizlerinin üzerine çökerek boya fırçasını minik eline alıp işine koyuldu. Ben de elimi uzatarak saçını okşadım:
“Aferin çöpü yere atmayıp güzel bir hareket yaptın” dedim.
“Amca herkes elindeki çöpü sepete atarsa şehir kirlenmez” gibi bir söz söyleyince çok akıllı ve zeki biri olduğunu anlamıştım. Ayakkabı boyatırken bu minik delikanlıyla sohbete başlamıştık. İsmini sordum "İsmail" dedi.
-Nerede oturuyorsun İsmail?
-Çukurçeşme Mahallesinde (Şimdi Turgut Özal)
-Orası çarşıya oldukça uzak nasıl gidip geliyorsun?
-Olsun arkadaşlar ile gidip geliyoruz.
-Peki okula gidiyor musun?
-Evet dördüncü sınıf bitti bu sene beşe gideceğim.
Mesleğim elektronik, TV tamirciliği olduğu için aklıma geldi sordum:
-Televizyonunuz ne marka?
-Amca bizim televizyonumuz yok.
-Peki nerede seyrediyorsunuz?
Beni şoke eden bir cevap verdi:
-Mahallenin kahvesinin camından bakıyoruz.
Bir hoş olmuştum:
-Peki baban ne iş yapıyor?
-İnşaat işçisi.
Çocuk bunları söyleyince içim burkuldu… Kendi çocukluğumdaki yoksulluğum, fakirliğim gözlerimin önüne geldi. Gerçi şimdi de zengin ve varlıklı değildim ama çok şükür namerde muhtaç değildim. DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.