“Ne güzel dua ediyorsun”

A -
A +
 “Birlikte odada oturduk, başka kimseler yoktu. Hâl hatır sordular, yarım saate yakın sohbet ettik...”
 
Çok şaşırmıştık. Abi bana döndü; “Senin haberin vardı değil mi?” dedi.
Yemin ederek “haberim yoktu” dedim. Abi beni indirip “ben akşama gelirim, sen burada kal” dedi.
Arkadaş gitti, ben orda kaldım; misafirlerin olduğu odaya geçtim.
Arkadaşlarla sohbet ettik, konuştuk. İkindi namazımızı kıldık. Çok huzurluydum, en azından eve gelmiştim. “Enver Abi de gelecektir” diye ümit ediyordum.
Akşam namazına Enver Abi geldiler, namazı birlikte kıldık. Ne kadar mutluydum. Namazdan sonra Enver Abiye bir haber geldi, hemen ayrıldılar. Biz yine mescitte oturduk sohbet ettik.
Rahim Abi ile tanıştık, sohbet ettik. Yatsı namazına Enver Abiler yine geldiler. Sevincimden sanki ayaklarım yerden kesilmişti. Yatsı namazını da birlikte kıldık. Namaz bitti. Enver Abi ayağa kalktılar, doğru yanıma gelip müsafeha yapıp “Ağabeyciğim hoş geldin, gel bakalım” deyip elini omzuma atıp üst kata çıkardılar. Birlikte odada oturduk, başka kimseler yoktu. Hâl hatır sordular, yarım saate yakın sohbet ettik. Hiç konuşamadım. Dilim tutulmuştu. Sadece her sorduğuna “elhamdülillah” diyordum. Bir de “Efendim, sizler için ve İhlas için dua ediyoruz” diyebildim.
“Abicim, nasıl dua ediyorsunuz?” dediler.
“Ya Rabbi, Enver Abiye sağlık, sıhhat ve afiyetler ver,  İhlas Holding'i de maddi sıkıntılardan kurtar Allah’ım diyorum” dedim.
“Maşallah ne güzel dua ediyorsun” buyurdular.
Daha sonra birlikte odadan çıktık, boynuma sarılıp, ayrıldılar. Dünyalar benim olmuştu. Vücudumdaki bütün sıkıntılar gitmiş, sanki uçuyordum.
Aşağıya misafirlerin olduğu odaya indim. Herkes şaşırmıştı. Baktım Bursa Temsilcisi Afyon Başmakçı’dan Abdurrahman Abi vardı, o da şaşırmıştı. Ben de Afyonkarahisar’da görev yapıyordum. Oradan tanışıyorduk. Biraz sohbet ettik.
“Ne zaman haberin oldu?”, “nasıl geldin?” gibi sorular soruyordu. Anlattıklarıma o da çok şaşırmıştı. “Olamaz böyle bir şey” diyordu. Saat 11.00 olmuştu. Abdurrahman Abi; “Esenköy’e nasıl gideceksin?” dedi.
“Abi olmazsa burada kalacağım, bilemiyorum” dedim.
Yalova temsilcisi arkadaş da oradaymış. Hemen onunla beni Esenköy’e bıraktırdı.
Çok şükrettim. Yalova’ya evi görmeye gitmiştim Enver Abiyi görmüştüm. Bir insan gönülden isteyince Allahü teâlâ neler ihsan ediyor.
            Üzeyir Özkan-Balıkesir
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.