100. yıl sonucu

Maçın skoru, futbolun nasıl olduğunu bir ölçüde gösterdi. Beşiktaş, bu sene en gollü galibiyete ulaşırken, milyonlarca taraftarı sevindi tabii. Ancak olayın diğer yüzünü de görmek lâzım. Bu maçtan önce 20 maçta 10 gol yiyen takım, Göztepe'den 3 gol yiyiyor. İşte asıl düşündürücü olan bu. İlk yarısı 4-3 biten maçın ikinci yarısında peş peşe goller gelince Beşiktaş giderek istikrar kazandı. Bu da enterasan bir görünüş. İlk yarıda 2-0 öne geçen siyah-beyazlılar, daha sonra kalelerinde gördükleri gollerle ikinci yarının son bölümüne göre ilk yarıda büyük panik yaşadı. Anlatmak istediğimiz şu, savunma yetersiz. Ne ar ki, savunmaya en büyük desteği verecek olan orta saha asla geri bölgelerde savunmaya yardımcı olamıyor. Yasin, Pancu ve Giunti, daha çok hücuma yönelik futbolcular. Bu maçta bu özellikler Beşiktaş kalesinde çok gol oluşmasına neden oldu. Aynı orta saha oyunun son bölümüne kadar hücumda her an gol atabilecek arkadaşları için ciddi bir varlık gösteremedi. Diyeceksiniz ki, bu kadar gol nasıl atıldı? Birincisi, Göztepe kalecisi Bora'nın inanılmaz bir şekilde kötü gününde olması, ikincisi ise gollerin çoğunun uzun toplar sonucu kişisel çabalarla meydana gelmesi. Biz şimdi işin uyarıcı ve acı taraflarını bir yana bırakalım. 100. yılında Beşiktaş, farklı bir galibiyet elde ederek, yoluna devam etti. İlhan Mansız'ın attığı ikinci gol ise şapka çıkarılacak bir goldü ve ayakta alkışladık. Takımın herşeye rağmen galip gelme arzusu siyah-beyazlılar için bir başka olumlu taraftı. Bu arada Beşiktaş kalecisi Cordaba'nın hava toplarındaki yetersizliği de bu güzel günde dikkatleri çekti. Göksel gibi son derece yetenekli bir kaleci, mutlaka Lucescu'nun gündemine gelmeli. Birkaç hatırlatma da maçın hakemine... İlk yarının ortalarında Nouma, rakibini boyunduruğa alıp nefessiz bırakırken onlara "yapmayın etmeyin" diye nasihat veren Hamza Mısır, oyunun devam etmesine göz yumarak Beşiktaş lehine bir golün oluşmasına neden oldu. Sonra yine ilk yarıda cezaalanı içinde Şenol'un düşürülmesine seyirci kalarak oyununun kritik anlarında sonucu etkileyecek olumsuz kararlar verdi. Bunlar hakemin dikkatimizi çeken kötü kararlarıydı. Bir kere daha hatırlatalım, Beşiktaş'ın önündeki üç kupada maraton uzun. Bugünkü maçın sonucuna aldanmayalım ve Lucescu'yu uyaralım.