Bizim Deniz

A -
A +

Romalılar bütün Akdeniz'e egemen olunca bu deniz için, "MARE Nostrum" demişler. Yani Bizim Deniz. Önceki akşam İtalya, Almanya'yı uzatmanın son dakikasında saf dışı bırakınca kupa Akdenizliler'e kaldı... Futbolun ticari merkezi olan Akdeniz, bu defa kendi öz evlatları ile futbola bir kez daha damgasını vurdu. Akdeniz ülkelerine bir göz atın, ticari anlamda futbola en fazla yatırım yapan ülkeler. Özellikle yabancı futbolcu transferinde biz de dahil, kimseye fırsat vermiyorlar... Daha önceki yazılarımda Almanya'yı favori gösterdik ama tutmadı. Futbolu yabancılarıyla oynayan ülkelerin milli takımları, böyle uluslararası şampiyonalarda iş yapmaz diye düşündük. 18. Dünya Kupası bizi yanılttı. Mare Nostrum ülkeleri yarı finalden itibaren tahta kuruldular... Küreselleşen dünyada senin benim dediğimiz futbolcu da kalmadı. Yabancıların istilasına uğramış futbol pazarlarında şimdi yerlilere büyük işler düşüyor artık. Kendilerinden iyi oldukları için, transfer edilen yabancılarla rekabete girişmenin ve kazanmanın zamanı geldi ve geçiyor. Özellikle ülkemizdeki genç futbolcuların olaylara bu gözle bakma zamanları. Tabi onları yetiştirenlerin de... Japon Milli Takımı'nı çalıştıran Zico şimdi F.Bahçe ile el sıkıştı ve kolları sıvadı. Günümüz futbol zincirinin halkalarından olan bir uluslararası antrenör. Gazete manşetlerine göre, F.Bahçe'ye gelir gelmez Roberto Carlos, Sol Campbell gibi şöhretleri F.Bahçe'ye istiyor... Aynı F.Bahçe yöneticileri gibi o da başarının yüksek kalitedeki pahalı futbolcularla geleceğini biliyor. Ne var ki, her şey var da helva olur mu bilmiyoruz? En büyük özelliğinin futbolcusunun duygu ve düşüncesine önem vermek olduğunu biliyoruz. Bu özelliği, F.Bahçe gibi forma kapmanın çok zor olduğu bir kulüpte acaba kargaşa çıkar mı düşüncesini de beraberinde getiriyor. Hem Akdenizli olmak, hem küreselleşme döneminin içinde yer almak, hem de kendi futbolcularımızı uluslararası boyutta yetiştirmek ve pazarlamak. İşte bu döngü futbolumuzun geleceğini belirleyecek. Oldukça pahalı ama başarılamayacak gibi değil... Bakın İtalya, Fransa, Portekiz bunu nasıl başardı. Gördük bu kupada. Bizim için de zor olmayacak. Zaten kıyısında köşesinde dolanıp duruyoruz...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.