Büyük antrenör olmak, kendini sürekli ıspatlamakla mümkün. Beşiktaş için umutsuz başlayan bir sezon, giderek mutlu sonu işaret ediyor gibi. Yüksek tempo, mükemmel koordinasyon, futbolcularda kazanma hırsı. Bu maç için söylenebilecek en kısa ifade bunlar... Malatyaspor mükemmel futbol oynuyor. Hem savunmada, hem de hücumda çok çabuk kalabalıklaşıp, rakibe fırsat vermeyen bir oyun anlayışı. Ziya Doğan futbolcularına bunu aşılamış. Kusursuz oynuyor Malatyaspor. İki takımın da mükemmel oynadığı karşılaşmada tabii ki, sonucu belirleyecek olan faktör futbolculardaki motivasyon. Hem kaleciler Cordoba ve Milosevski süper performans gösteriyorlar. Beşiktaş'ta savunmada Ronaldo, Ali Eren ve Zago kusursuz bir uyum içinde maçı tamamlıyorlar. Orta sahada Ahmet Yıldırım hücuma üst seviyede katkıda bulunuyor. Özellikle Sergen maçın ilk yarısında akılcı ve dağıtıcı futboluyla rakibi yıldırıyor. Beşiktaş'ın birinci ve ikinci golünde, gollerin meydana gelişindeki yardımlaşma görülmeye değerdi. Beşiktaş'ın sol kanadında İbrahim'in son yıllardaki futboluna birşeyler katma çabaları, en önemlisi düşüncesini futbola yansıtması siyah-beyazlı takımın bu kanattaki hareketliliğini oluşturuyor. Dün akşam İnönü Stadı'nda oynanan karşılaşmada sonuç hiç önemli değildi. Önemli olan futboldu. Yazının başında da belirttik bir kere daha anlatmakta fayda var. Beşiktaş mükemmel bir çıkış içinde. Ligin 10. haftası geride kalırken, puanların giderek değer kazandığı bu dönemde hem çıkışla, hem de puanları kazanmakla Beşiktaş gelecek için büyük umut veriyor. Futbolu güzel, atmosferi güzel karşılaşmada ferdi hareketlerden daha fazla, takım oyununu görmek de bir başka şanstı bizim için. Keşke her maç böyle olsa...