Adem Dursun'un yokluğu takımı önemli ölçüde etkiledi. Teknik direktör Rıza Çalımbay dörtlü savunmayla başladı oyuna. Sol tarafta ise uzun süredir takımda yer almayan İbrahim Üzülmez vardı. Onun için iyi bir şanstı aslında bu. Ne var ki; İbrahim Üzülmez henüz hazır değil. Adem Dursun'un olmayışı, İbrahim Üzülmez'in özellikle ilk 45 dakikada maça ısınamaması takımın genel oyununa kötü bir şekilde yansıdı. Diyarbakırspor'da da orta alanda İlyas'ın mükemmel futbolunu seyrettik. Bu futbolcu, takımı hücuma kaldırırken yapılması gereken tüm hareketleri gerçekleştirdi. Ayrıca Diyarbakırspor savunmasının Talip ve Sedlovski ile ceza alanının hemen önünde hata yapmamaları Beşiktaş'ın kendi eksikliğinin dışında etkisiz olmasının bir başka sebebiydi. Kanatlardan yeterli ölçüde hücum şansı bulamayan Beşiktaş, ortadan özellikle Kleberson ve Okan'ın çalışmalarıyla ve çabalarıyla pozisyon aradı. Bunda da pek etkili olamadı Beşiktaş. İlk saniyelerde, savunmasının büyük hatasında eğer Hasan Özer dikkatli olsaydı, daha ilk dakikalarda Beşiktaş kalesinde golü görebilirdi. İkinci yarıda görüntü çok değişmedi. Beşiktaş'ta Veysel'in ve Tümer'in oyuna girmesi hiçbir şekilde etkili olmadı. Kanatlar bu yarıda da özellikle sol kanat olmak üzere, etkili olamadı. Diyarbakırspor'da 80. dakikada İlyas'ın attığı gol, oyuna hareket getirdi. Bu dakikadan sonra oyun disiplini bozulmuş Beşiktaş'ın doldur boşaltları başladı. Bunların birinde Tümer'in hakkını vermek lâzım, ceza alanı içine topu çok güzel gönderdi. İbrahim Toraman da golü attı. Zaten Beşiktaş'ın en akılcı hareketiydi bu. Ailton'un gol atamaması onun şanssız bir gününde olmasından kaynaklandı. Beşiktaş, geçtiğimiz maçlara göre dün akşam iyi değildi, özellikle Adem'in sakatlanması ve sol kanadın işlememesi bundaki en büyük etkendi. Maçtan sonra sinirli Beşiktaş taraftarının Diyarbakırsporlu taraftarlara PKK aleyhinde slogan atmaları futbol anlayışımıza hiç de uygun düşmedi. Sahada bu ülkenin iki takımı mücadele ediyordu.