Şampiyonluğa merhaba

69. dakikadaki penaltı maçın kaderini ve gidişatını büyük ölçüde belirledi... Penaltı aşısı sırasında Carew'in Van Hooijdonk'a yaptığı hareket ve daha sonra oyundan çıkarken yine Van Hooijdank'a attığı tokat hakem tarafından değerlendirilmedi. Carew o olaydan sonra kırmızı kart görmeliydi. Penaltının oluşunda İbrahim Üzülmez için söylenecek hiçbir şey yok. Çünkü; topu elle oynayışı bir refleksti. Skor 2-1 olduktan sonra Beşiktaş'ın 10 kişi kalması takımı futbol dışında profesyonelliğe yöneltti. Siya-beyazlılar, F.Bahçe karşısında oyunu yavaşlatmak ve F.Bahçe'yi soğutmak için ellerinden geleni yaptılar. Bunda da haklıydılar... Maçın ilk yarısında her iki takımın teknik direktörü, ortak bir davranışla takımlarını hücuma yöneltecek tedbirleri almadılar. Zaten ilk onbirleri de bu düşünceyle oluşturmuşlardı. Beşiktaş penaltı oluncaya kadar maçın hakimiydi... Sergen'in, kaçırdığı pozisyonun ardından Carew'in attığı gol mükemmeldi. Beşiktaş'ın attığı ikinci golle Mustafa Doğan tam bir Beşiktaşlı oldu... Maçın son bölümüne bir kere daha dönelim F.Bahçe son çabalarıyla 10 kişi kalmış, Beşiktaş kalesine bütün gücüyle yüklendi. Ne var ki; siyah- beyazlılar profesyonellik olgusunda mükemmeldi. Beşiktaş'ta bütün futbolcular görevlerini tam anlamıyla yaptılar... F.Bahçe galibiyeti, Beşiktaş'ı ligde başarıya götürecek. Siyah - beyazlıların oyun anlayışı rakibi F.Bahçe'ye göre üstündü. Gerçi her iki takım da 4-4-2 düzeninde oynadıkları maçta orta sahada Beşiktaş daha üstündü ve maçı daha iyi kurguladı. Özellikle Okan'ın çcabaları onun arkasında Ahmet Yıldırımı'ın başarılı futbolu göz doldurdu. Hücum bölgesinde ise Sergen'in inanılmaz performansı vardı... İnönü Stadı'nda dün akşam Beşiktaş için bir dönüm noktası yaşandı. F.Bahçe'yi futbdol oynandığı zaman kesinlikte sahadan silen Beşiktaş lige gerçek selamını verdi.