Tuncay ve Tümer'le zafere

Tuncay ve Tümer'den şimdi bu memleket görev bekliyor. İkisinin de omuzlarında çok ağır bir yük var. "Olmak ya da olmamak" gibi. Biri F.Bahçe'yi yıllardır omuzluyor, diğeri Beşiktaş'ı ve şimdi de F.Bahçe'yi. Aynı zamanda milli forma ile ülke için ter akıtıyorlar. Futbol kariyerlerine eklenecek pek bir konu kalmamış bu iki futbolcunun. Türk vatandaşı olarak bir iki isim say deseniz, hem Tümer'in hem Tuncay'ın isimleri hemen aklımıza gelir. Şenes Erzik'in Futbol Federasyonu Başkanı olduğu dönemde kaliteli yabancı getirmenin ve sahadaki yabancı sayısının artırılmasının yolları konuşulurken başlıca iki görüş vardı. Birincisi; kaliteli yabancı Türk futbolunu yükseltir, yerli futbolcuların rekabet gücünü artırır, böylece Türk futboluna katkısı olur görüşü. İkincisi de; kaliteli yabancıların altında bizim futbolcular yok olur gider, Türk futbolu perişan olur. Süreç içinde futbolumuz bir Dünya 3.lüğü, bir UEFA Kupası ve bir Süper Kupa getirdi Türkiye'ye. Tabii bunlardan önemli olan Milli Takım'ın getirdikleri. Çünkü Türk futbolunun ölçütü milli maçlar. Başarıyı kolayda arayan Türk futbol mantalitesi yabancı tartışmasında hemen bunlardan yana tavrını koydu. Parayı bastırır, iyi futbolcuyu getirir, kupaları da götürürüz, kolayına geldi kulüplerin. Hele yayın hakkıyla biraz da nemalanınca iş çığırından çıktı. Borca falan aldırmadan, "gelsin yabancı, gelsin kupa" anlayışıyla bugünlere gelindi. Düşünce bu, ama fiyatlar da el yakıyor tabii. Mesela Şampiyonlar Ligi'nde mücadele edemeyeceğini bilen F.Bahçe onun için UEFA'ya gidene kadar yabancı transferi yapmadı. "Gücüm ancak UEFA olur" diye bombalarını (!) bugünlerde gerçekleştirdi. Her şey hesap kitap işi, bunu hepiniz biliyorsunuz. Şimdi Tümer ile Tuncay'ın vereceği savaş önem kazanıyor. Nasıl mı? UEFA ve 100. yıl için F.Bahçe'nin bombaları geldi. Edu, Lugano, Kezman ve Deivid. Bu futbolcular bir tarafa, Tuncay ve Tümer bir tarafa. Bizimkiler ya bu yabancılarla rekabet edecekler veya yok olup gidecekler. Tipik bir örnek oldu F.Bahçe'nin bu durumu ve tabi bu iki sevgili futbolcumuz. Yakında göreceğiz yabancıların ülke futboluna nasıl katkıda bulunacaklarını. Bir kere daha söylüyorum Tümer ve Tuncay'a bu konuda gerçekten tarihi bir sorumluluk düşüyor. Türk futbolunun yetiştirdiği bu iki seçkin oyuncu şimdi yabancı meslektaşlarıyla kıyasıya mücadeleye girişecek. Onların bu savaşı, Türk futbolunun adeta yönünü belirleyecek. Ben inanıyorum ki; Tuncay ve Tümer bunun bilincinde. Onun için ellerinden geleni artlarına bırakmayacaklar ve mutlaka bu mücadeleden zaferle çıkacaklar. Yoksa futbolda gelecek kuşakların umutlarını yok ederler. Dahası, futbolda öz varlığımızın tükenişi olur.