Yazık oldu

76.dakikadaki penaltıyı haklı gösterecek sebepleri bulmak çok zor. Hadi penaltıyı verdin; atış sırasında Beşiktaşlı futbolcuları sert bir şekilde uyaran hakem atış sırasında futbolcularımızın topa koşmalarını da engelledi. Böylesine bir karşılaşmada futbolcuların motivasyonunu bozmaya hiç hakkı yoktu İtalyan hakemin. Tigana bana göre en iyi düzenle Beşiktaş'ı maça başlattı. Yalnız Burak'ın sol kanatta oyuna başlaması bir handikaptı. Tigana, bunu çabuk farketti ve ilk dakikalarda Ali Tandoğan-Burak yer değişikliğini yaparak bu olumsuzluğu giderdi. Maçın ilk dakikalarında Leverkusen'in yakaladığı pozisyonlar zaten bu dizilişten meydana gelmişti. Karşılaşmada Koray, savunmanın en büyük güvencesi oldu. Ayrıca bu futbolcunun hücum bölgesine çıkardığı toplar oldukça etkiliydi. Bunun dışında kaleci Runje, hem penaltı vuruşunda hem de onun dışındaki pozisyonlarda inanılmaz bir performans gösterdi. İkinci yarıda Tigana tarafından yapılan bire bir değişiklikler tamamen yerinde hareketlerdi. Bobo'yla Nobre değişikliği belki yersiz gibi görünebilir ama Bobo'nun yorulmuş olma ihtimalini göz önünde tutmak lazım. Aslında Bobo, gol bölgesinde aynı zamanda savunma anlayışında oynadığı sürece büyük bir performans sergiledi. Beşiktaş, eğer eleştirilecekse bu maçta sadece olumlu yönlerini konuşmak lazım. Teknik direktöründen bütün futbolcularına kadar hepsi görevini tam anlamıyla yerine getirdi. Karşılaşmanın hakeminin bir kere daha söylüyorum; kritik dakikada hem penaltı kararını vermesi hem de atış sırasında Beşiktaşlı futbolcuları etkilemesi maçın sonucunu belirledi. Beşiktaş, UEFA Kupası'nda yoluna devam etmese bile dün akşam oynadığı futbolla Avrupa'da her kupada yer alabilecek güçlü bir ekip olduğunu gösterdi. Beşiktaş'a yazık oldu. Ne var ki yakalanan pozisyonları da gole çevirmek gerekiyordu.