İletişim, söyleyen ve dinleyenin doğru anlayabilmesidir

A -
A +

“Feridun Ağabey, 18.04.2025 tarihli paylaşımda isimsiz bir arkadaşın paylaşımına ilişkin şunları söyleme zaruretindeyim. Umarım bunu paylaşır ve altında kıymetli ve anlamlı yorumunuzu da siz yaparsınız: 

 

Öncelikle selamün aleyküm isimsiz arkadaş. Hani demişsin ya, 'fakir adamın herhangi bir doktrini olmaz. Vatanına ve milletine hayrı olmaz, kanun ve nizam değil yegâne kaygısı hayatta kalabilmektir. Hatta hak etmediği fakirliğin kefareti olarak kendince topluma ve hukuka karşı öfke duyar, çöp kovasına tekme atar filan...' Bak kardeşim sen hiç, bir fakirle oturup hâlini hatırını sordun mu? Sen hiç, bir fakirin içindeki yangının sönmesi için elini uzattın mı? Yine hiç, bir fakirin karnını doyurup da bu vatanın ekmeğini yiyip içip de vatana ihanet ettiğini gördün mü? Ben de bir fakirim. Bak kardeşim senin o saydıklarını hiçbir fakir yapmaz. Sen galiba sokak serserisi ile çalıp çırpanlarla fakirleri karıştırıyorsun! Fakir adam da tıpkı varlıklı insanlar gibi çalışır emek harcar. Varlıklı insanlar gibi her şeyin iyisini yiyip giyemez ancak zaruri ihtiyaçlarını karşılar yarım yamalak da olsa hayatını idame ettirir. Kimseye boyun eğmez. Fakirlik suç değildir. Kaderde ne varsa boyun bükülür...” diye satır satır uzunca mektup yazan Abdülkadir Kodeş isimli değerli okuyucumuz, öncelikle duygu ve düşüncelerinizi samimiyetle dile getirdiğiniz için teşekkür ediyoruz. Sizin samimiyetinizi ve içinde bulunduğunuz durum sebebiyle duygularınızdaki hassasiyeti de anlıyoruz.

 

İletişimin genel kurallardan birisi söyleyenin veya yazanın, dinleyen veya okuyan tarafından doğru anlaşılmasıdır. Aynı kelimeler kullanılsa bile yanlış anlama olabilmektedir. Rumuz “İsimsiz” okuyucumuzun söyledikleri, sizin anladığınız anlamları içermiyor. Örnek olarak “kış geldiğinde evine odun kömür alamayan insanlar kayak yapmayı düşünemezler” diyen bir kimseye “odun kömür alamıyorsak biz insan değil miyiz?” diye tepki verilir mi? Verilmez. Çünkü bu sözü söyleyen kişi, odun kömür alamayanların adam olup olmadığını söylemiyor ki! Onların önceliğinin kışın kayak yapmak olamayacağını söylüyor. Önceliğinin kış geldiğinde evine sadece odun kömür alabilmek olduğunu belirtiyor.  

 

Bu okuyucumuz da yazısında genel anlamda insanların refah seviyesi arttıkça sorunları azalır, demek istiyor. İnsanların gelir seviyesinin artması lazım, fakir kimsenin kalmaması lazım demek istiyor. Saygılarımızla. (F.A.)  

 

 

Hava durumu anlatır gibi şiddet durumu haberleri...

 

 

“Feridun Ağabey, haber demek cinayet haberleri midir sadece? Öyle bir hâle geldi ki, olaylar mı haberleri doldurdu, haberler olaylarla mı dolduruldu anlamak mümkün değil. Sabah sabah evde kahvaltı yaparken, dinlediğin haberler sebebiyle için kararıyor, yapacağın kahvaltı da burnundan geliyor, moralin bozuluyor, tansiyonun yükseliyor. Bu nedir böyle anlamak mümkün değil. Bir cinayet haberinden öteki cinayet haberine, bir şiddet haberinden öteki şiddet haberine, intihar haberlerine... Öyle ki sokağa çıkmaktan çekinir oluyor insan. Kime ne zaman nerede rastlayacağını bilemiyorsun, zannediyorsun. Sanki bütün yollarda maganda dolu, sanki bütün insanlar belinde silah en ufak ağzını açtığında çekip sıkacak; sanki apartmanlarda kapı zili çaldığında içeriye eli silahlı kimseler gelecek. Böyle bir duygu olabilir mi? Bir haber bülteni başladığı andan bittiği ana kadar cinayetlerle saldırılarla şiddetle doldurulabilir mi? Hiç mi ülkenin iyi haberi yok? Hiç mi ülkede iyi haber yok. Bunca yardımseverler nerede arkadaş? Birbirine ikram edenler, birbirine iyilik edenler, komşu komşunun külüne muhtaç duygusuyla hareket edenler nerede? Bunca bilimsel çalışmalar var, bunca açılan tesisler var. Bunca bireysel başarılar girişimler var. Niçin o iyilikleri güzellikleri de haber olarak sunmuyorlar? Halkımızın iyilik duyguları, yardımseverlik duyguları olduğu gibi duruyor. Bu millet hiç de haberlerde yansıtıldığı gibi değil. Sosyal deneylerde görüyoruz. Yardım talebinde bulunan insanlara herkes yardım ediyor. Mübarek günlerde gecelerde camilerimiz dolup taşıyor. İnsanlar birbirini arayıp hâl hatır soruyor. Ne olur biraz da iyileri haber yapın bu ülkede... İnsanlar iyileri görerek moral bulsun... Hava durumu verir gibi ülkede yaşanan şiddet durumu haber tarzından vazgeçilsin. Saygılarımla...”

 

     Ömer Reşat Altınok

 

 

 

 

 

Anlat Derdini Feridun Ağabey'de önceki yazılar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.