MEMLEKETTEN HABER VAR -40- Behçet FAKİHOĞLUTürk kültürünün dayanışma anlayışını gösteren ahilik; din bilgisinden meslek edinmeye, savaşmaktan belediye işlerine kadar birçok eğitimin verildiği teşkilatlardır. Kırşehir ile özdeşleşmiş 'ahilik' ismi; üniversite, stadyum, lokanta gibi birçok yerde yaşatılıyor...
Ahi; eli açık, cömert, misafirperver, kardeş, yiğit anlamına gelmektedir. Ahilik Teşkilatı ise; Türkler arasında gelişip yaygınlaşan sanat, ticaret, dayanışma ve yardımlaşma kurumudur. Bu teşkilat köylere, kasabalara kadar yayılmış, birlik ve beraberliği, karşılıklı saygıyı ve sevgiyi, sosyal dayanışma ve yardımlaşmayı temel ilke saymış. Din ve ahlak kurallarına sıkı sıkıya bağlı olan bu teşkilatın kurucusu, Hoca Ahmet Yesevi Hazretlerinden tasavvuf dersi almış, Anadolu'yu yurt eden erenlerden Ahi Evran-ı Veli Hazretleridir (Asıl adı, Nasirüd-din Ebul-Hakayık Mahmud El Hoy olarak kayıtlara geçmiştir.) Ahi Evran Hazretleri Maverraünnehir, Horasan ve Bağdat'a gider ilim öğrenir, sonra Anadolu'ya gelir. 1205 yılında Kayseri'ye gelen Ahi Evran, bir deri atölyesi kurar, burada debbağları ve diğer sanatkârları da içine alan büyük bir sanayi sitesinin kurulmasına öncü olur.
BU YOLA ADANMIŞ BİR ÖMÜR
Sultan Alaattin Keykubat'ın Ahi Birliklerini himaye etmesiyle Anadolu'nun birçok yerinde Ahilik teşkilatları yayılır. Ahi Evran Hazretleri sonunda Kırşehir'e gelerek bu teşkilatların yayılmasına hız verir, bir dergah kurar. Ahiliği, kendini bu işe adamış Ahi Baba'dan (Mustafa Karagüllü) dinlemek için, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birliği'ne gidiyoruz. Ahi Baba'nın odası, Ahi Müzesi gibi. Ahi Baba bu aralar sıkıntılı, 2 bin ortakları var, bunların bir kısmı kredileri geri ödemekte zorlanıyor. Ahi Baba da bu sıkıntıları onlar gibi hissediyor. "Hergün mana değerlerimiz akıp gidiyor, bunları bir daha yerine koymak mümkün değil" diyor. Ahi Baba 57 yıldır kooperatifle uğraşıyor, 50 yıldan beri de Ahilikle yatıp, Ahilikle kalkıyor, bu değerimizin kaybolmaması için mücadele veriyor. 45 yıl önce Ahi Baba'nın gayretiyle Kırşehir'de Ahilik meşalesi yakılmış, diğer iller de bunu örnek almış... 23 yıl evvel Meclis'e gitmiş Ahi Baba; parti gruplarına, yetkililere Ahiliği anlatmış, bu değerin yaşatılmasının önemini açıklamış, Ahi Evran Hazretlerinin ilkelerini, prensiplerini izah etmiş. Osmanlı Devleti'nin bu ilkeler üzerinde kurulduğunu, temellerinin de yine Ahi Evran'ın öncülüğüyle Kırşehir'de atıldığını anlatıyor Ahi Baba, bu ilimizin önemine bir daha değiniyor. Moğollar'ın Anadolu'yu yakıp yıktığı, ortalığın kapkaranlık olduğu bir dönemde Ahi Evran ve diğer Alperenlerin, bu millete ve bu topraklara sahip çıktıklarını, insan muhayyilesinin anlayamayacağı işleri başardıklarını anlatıyor Ahi Baba...
HAYATÎ ROLLER ÜSTLENDİLER
İnsanlarımıza sanat öğretmişler, düşmana karşı koymaları için savaşmayı, şehirleri korumayı öğretmişler. Ahi Evran Hazretlerinin hanımı Fatma Bacı da Türkmen kadınlarına kılıç kullanmayı, düşmana karşı koymayı ve meslek edinmeyi öğretmiş. Selçuklu Devleti'nin Başkenti Konya'da belediye işlerini, asayişi Ahi Birliklerinin sağladığını söylüyor Ahi Baba, bu teşkilatın tarihimiz boyunca ne denli mühim roller üstlendiğini anlatıyor. Ahi zaviyelerinin en ücra noktalarda bile kurulduğunu söyleyen Ahi Baba, bu zaviyelerin çok yönlü okul olduğunu, buralarda eğitim verildiğini, sanat öğretildiğini, ibadet yapıldığını belirtiyor.

HİRFANLI'NIN POTANSİYELİ ORTAYA ÇIKARILACAK
Kırşehir'in Kaman ilçesi yakınında bulunan ve su sporları için büyük potansiyel taşıyan Hirfanlı Barajı turizme kazandırılacak. Bölgede çeşitli kuş türlerinin yaşaması da turizm açısından değerlendirilmesi gereken başka bir unsur...
Japon prense teşekkür!
Kırşehir, aslında yeşil şehir demek imiş. "Pikniğe gitme" yerine, "kıra çıkma" tabiri bu bakımdan kullanılıyor. Kırşehir'in bu yüzünü gördük. Bereketli Nisan yağmurları adeta taşları bile yeşile çevirmiş. Buğday, bereketli toprakları bir baştan bir başa yeşile boyamış. Ağaçlar da çiçek açtığı için, ortalık adeta çiçek bahçesi... Bu doyumsuz manzarayı seyrederek Kaman'a varıyor, Belediye Başkanı Erhan Talu'yu dinliyoruz. Anadolu insanının bütün güzellikleri Başkan Talu'da var. Kaman Kırşehir'in çok önemli bir ilçesi, eski ipekyolu üzerinde, Ankara'ya 130 kilometre mesafede. Kaman çok göç vermiş, ama dışarıda çalışanların tasarrufları bu ilçemize akmamış. Tarım da eski önemini yitirmiş. Ama Başkan bu kötü gidişi değiştirmeye kararlı. Turizme önem verecek. Zaten bir adım ötelerinde, Japon Prensi Takahito Mikasa'nın himayesinde 22 yıl önce Kaman Kalehöyük'te başlatılmış kazı çalışmaları sonucunda, önemli tarihi eserler gün yüzüne çıkarılmış.
500 BİN TURİST HEDEFİ
Bu eserlerin sergileneceği Kalehöyük Arkeoloji Müzesi de yine Japonlar tarafından, o mekanın özelliklerine uygun şekilde, höyük içinde müze biçiminde yapılmış, bu iş için 436 milyon yen Japon hükümeti tarafından hibe edilmiş. 2010 yılında açılması planlanan bu müzeyle birçok tarihî eserin sergilenmesi mümkün olacak. Kalehöyük kazı evinin yanında, Japonya Orta Doğu Kültür Merkezi tarafından 1993 yılında, kazılar anısına Japon Bahçesi kurulmuş. Japon Bahçesi, Japonya sınırları dışında bulunan en büyük botanik bahçedir ve her yıl giderek daha çok ziyaretçi çekmektedir. Başkan Talu, bu yapılanları Japonlara anlatacaklarını ve bir senede Türkiye'yi ziyaret eden 530 bin Japon turistin Kaman'a da uğramalarını sağlayacaklarını söylüyor. Bununla da yetinmiyor Başkan, 15 kilometre mesafede bulunan Hirfanlı Barajını da daha çok tanıtacaklarını, Kaman'ın gelişecek turizm sayesinde bütün ekonomik problemlerini bitireceğini söylüyor. Hirfanlı, Kızılırmak üzerinde bulunan en büyük barajdır. Bu baraj harika bir manzara oluşturuyor, yüzme ve diğer su sporları için büyük değer taşıyor ve bu özellikleri günden güne daha çok kişi tarafından keşfediliyor.
KAZILAR ANISINA BOTANİK BİR BAHÇE
Japonya Orta Doğu Kültür Merkezi tarafından 1993'te kazılar anısına kurulan Japon Bahçesi, botanik bir bahçedir ve her yıl daha çok ziyaretçi çekmektedir.
Ahi Evran CamiiAHİ EVRAN HAZRETLERİNDEN...
İBRETLİK BİR NASİHAT
"Ey oğul; gerektir ki güzel ahlaktan, akl-ı selimden dışarı adım atmayasın, nefsine ve şeytana uymayasın, haramdan, iğrençliklerden perhiz edesin, sünnetleri kocaltmayasın, elinle koymadığını götürmeyesin, kimsenin sanatına tamah etmeyesin, kimsenin çoluk çocuğuna hiyanet nazarı ile bakmayasın. Kimseye kibir, buğz, buhul ve haset etmeyesin. Her kimin aybını görürsen örtesin, dünyaya aşırı muhabbet göstermeyesin, senden büyüğe varıp, ona izzet-i ikram edesin, hürmet ve hizmette bulunasın. Hayır işlerinde elinden geleni yapmakta kusur etmeyesin..."
Kepez yeraltı şehri, bölgenin önemli merkezlerinden.Tarihî eser zengini...
Kırşehir; yer altı şehirleri, camileri, kümbetleri, konakları ve Kesik Köprü gibi tarihî eserleriyle göz kamaştırıcı bir şehrimiz. İnsanların sığınmak için bu bölgeye yaptıkları yer altı şehirleri Kırşehir'de de bulunmakta. Mucur, Kepez ve Dulkadirli yeraltı şehirleri günden güne artan bir ilgi ile karşılaşmakta. Termal kaynaklar bakımından oldukça zengin olan Kırşehir, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yürütmekte olduğu "Termal Turizm Kentleri Projesi" kapsamına alınmıştır. Kırşehir'in en önemli kaplıcaları arasında; Terme, Karakurt, Bulamaçlı ve Mahmutlu Kaplıcaları bulunmaktadır.
Yunus Emre Anıt Mezarı
Gönüllerde taht kurmuş, kültür ve medeniyetimizin oluşumuna büyük katkılar sağlamış gönül dostu Yunus Emre'nin hayatında önemli yer tutan birçok kişi ve yer adları Kırşehir'de bulunmakta. Kır Şehri, Suluca Kara Höyük, Sarıköy, Sivrihisar, Sarıkaraman gibi yer adları dikkate alındığında, Yunus Emre'nin buralarda yaşadığı anlaşılıyor. Bu bakımdan, Kırşehir ili sınırları içindeki Ulupınar Kasabasında yer alan mezar, bu gönül dostuna atfediliyor...