Şeker pancarı köylümüzün can damarıdır

Diyetçiler aksini iddia etseler bile, Türk Milletinin olmazsa olmaz üç beyazı bulunmakta; şeker, un, tuz... Özellikle şeker pancarı ülkemizin vazgeçilmezi; 30 milyon Türk insanı geçimini bununla sağlamakta. İşçisi, köylüsü, besicisi, sanayicisi, yemcisi... ama hepsi. Bu alanda kota uygulamamızı isteyenler, bunu ABD'ye dayatmıyorlar; çünkü onlar da doğal üründen, yani şeker pancarından elde edile şekerin kıymetini biliyorlar. İddia ediyorum, dünyanın en kaliteli şeker pancarı bizim ülkemizde yetişiyor. Birkaç büyük firmanın çıkarı mı daha önemli, yoksa 70 milyon Türk vatandaşının menfaati mi? buna karar vermek zorundayız. Neden ABD kendi ülkesinde yetiştirdiği mısırdan elde ettiği glikozu, tatlandırıcıyı yasaklıyor, da bizim ülkemiz buna teşvik ediliyor? Halkımızın sağlığı düşünülüyor mu? Türk çiftçisi örgütlü değil diye, bu kadar da yapılır mı? Benzer bir durumun Fransız ya da İsrail çiftçisine yapıldığını tahayyül edebilir misiniz? Bizdeki Ziraat Odaları ne iş yapar? Sadece üye yazar, aidat toplar, para karşılığı belge mi verir? Sayın Başbakan tarımın önemine değindi. Çok sevindik. Dünyada bu işi başarmış ülkelerin yanında, bu alanda çok geri kalmışsak, bunun sorumlusu Türk çiftçisi değildir. Adım başı işsiz Ziraat Mühendisimiz, her türlü bitki ve hayvanın yetişmesine müsait bolca toprağımız var; neden bir Hollanda, bir İsrail kadar başarılı olmayalım? > Ekrem Hortu Vekil imamlar için kalıcı çözüm bulun Devlet Bakanı Sayın Mehmet Aydın'ın dikkatine; Bizler Ankara gibi mega bir kentte sürekli vekil imamlık yapan gençleriz. Acak bir camide görevlimiz geldiği zaman, görevimizden istifa edip başka bir cami arayan, bulamadığımız zaman da işsiz kalan insanlarız. Oysa biz de imamlık sınavını kazandık, üstelik 6 yıl, 5 yıl, 4 yıldır bu işi yapıyoruz. Uzun yıllarımızı vererek bu meslek için hazırlandık. Bu işi daha iyi yapmak için sürekli kendimizi geliştirdik, hep bu işte bir kadro verileceği beklentisini taşıdık. Bizim gibi yetişmiş din görevlilerine ihtiyaç olduğunu da biliyoruz. Her an görevi bırakma endişesiyle yaşamak istemiyoruz. Başka bir mesleğe yeni baştan başlamak da çok zor... Lütfen bizim için kalıcı bir çözüm bulun... > Bir grup vekil imam -ANKARA Bizim hakkımız ne olacak? Diyanet İşleri Başkanlığına; Diyanet'te bağlı çalışan bir bayan görevliyim. 2003 yılında yapılan Hac görevi sınavını 77.5 ile kazandım.(70 ve üzeri alanlar kazanıyordu) Ogün için bu sınavı kazananlar Hacca gönderilinceye kadar yeni Hac sınavı yapılmayacağı söylendi. 2004 ve 2005 yıllarında benim gibi kazananlardan görevliler, Hac görevine gönderildiler. Bu sene sıra bize geliyor derken, Haziranda yeni sınav açılacağı duyuruldu. Bizim hakkımız ne olacak? En azından benim gibi önceki sınavı kazananlar bu sınavdan muaf olmalıdır. > F. Dağlıgil