Trabzonspor ikinci yarıya kötü başladı. Önce Ankaragücü beraberliği, arkasından Beşiktaş'a yenilip kupaya veda, Fenerbahçe maçı öncesinde Trabzon'u sarsan olaylar. Ancak Trabzon'un kupadan elenişi, Ankaragücü'ne verilen puan kadar ses getirmedi! Güneş'in de dediği gibi Trabzon için önemli olan ligdi. Ankaragücü karşısındaki Trabzonspor, ilk yarıdaki futboluna bakılarak tam bir hayal kırıklığıydı. Buna Şenol Güneş'in inanılmaz iki büyük hatası eklenince şampiyonluk yolunda çok önemli iki puan adeta uçtu. Şu bir gerçek ki, eğer Güneş, formunda olmazsa Trabzonspor çok zor maç kazanır! Çünkü Güneş, mantığından çok, duygularıyla hareket ediyor. Ankaragücü maçı da böyle oldu. Karşılaşmanın can alıcı yerinde öyle iki değişiklik yaptı ki anlamak mümkün değil. Güneş, belli ki Colman'ı baskılar sonunda ilk on birde oynatmış. Bu oyuncu çıkacaksa, yerine girecek en az Alex düzeyinde bir oyuncu olmalıydı. Güneş, Yattara'da da aynı hatayı yaptı. Bu futbolcunun alternatifi Alanzinho değildi. Üstelik de Yattara çıkmazdı çünkü o dakikaya kadar Ankaragücü'nü en çok zorlayan futbolculardan biri Yattara'ydı. Bütün bunlara rağmen Şenol Güneş, Türk antrenörleri arasında benim gözümde favori üç isimden biridir. Demek ki neymiş? > Bursaspor bundan sonra daha agresif olacakmış. Böyle oynarlarsa, değil agresif, kılıç kalkan bile olsa ne yazar! > Hagi "yükseliyoruz" demiş. Eğer bu yükselmekse varın bir de bunun düşüşünü siz düşünün > Marsilya hâlâ Niang'ı sattığına yanıyormuş; Fenerbahçe ise aldığına... > Sadri Şener, Ankaragücü maçından sonra, "Taraftar nerede?" demiş... Taraftar ise soruyor "Takım nerede?" > Güneş, Ankaragücü maçının dünyanın sonu olmadığını söylemiş... Dünyanın sonu değil ama şampiyonluğun sonu olmasın! Hakemlerden yine çifte standart MHK Başkanı Oğuz Sarvan, "İkinci yarıda kartlar uçuşacak" dedi. Dedi ama kartlar biri hariç 17 takıma uçuştu! Trabzonspor-Ankaragücü maçını yöneten Kamil Abitoğlu ile Antalyaspor-Fenerbahçe maçında düdük çalan Tolga Özkalfa, çok farklı kart uygulamaları yaptı. Abitoğlu, Trabzonsporlu Umut'u, kendisine el kol hareketi yapmadan, sözlü itirazdan dolayı kartla cezalandırdı. Abitoğlu, ayrıca bu oyuncuya yapılan penaltıyı kanaatine göre değil de oyun kurallarına göre yorumlasaydı penaltı düdüğünü çalardı. Öte yandan Fenerbahçe-Antalya maçını yöneten Özkalfa, Emre, Lugano ve Semih'in, hemen hemen her pozisyon sonrasında el-kol hareketlerine seyirci kaldı ve çanak tuttu. Hele hele , Gökhan'ın ilk yarının başlarında rakibine arkadan yaptığı hareket açık bir şekilde sarı kartlık olaydı. Özkalfa, herhalde Gökhan'ın, kart sınırında olduğunu ve Trabzon maçında oynayamayacağını düşünerek kartını kullanmadı. Oğuz Sarvan'ın, toz kondurmadığı hakemleri, 2. yarının daha ilk haftasında üzerlerine belki toz kondurmadılar ama akıllara soru işareti kondurdular! Şimdi düşünebiliyor musunuz, Gökhan'ın atacağı golle Fenerbahçe'nin maçı kazanmasını; ortalık yine toz duman...