Trabzon'da sorun yabancılar

A -
A +

Trabzonspor'da alarm zilleri çalıyor! Şenol Güneş'in devreye girme zamanı ama o hâlâ "Benim takımım iyidir" diyerek kendini avutuyor! Bordo-mavililerin Lille maçına kadar mazereti vardı ama bundan sonra en azından mart ayına kadar bu ortadan kalktı. Gençlerbirliği yenilgisi, G.Saray mağlubiyetinden daha vahim ve düşündürücüdür! Şenol Güneş, yalnız benim için değil, futboldan nasibini almış olan herkes tarafından Türkiye'de ilk 3'e layık bir teknik adamdır. Böyle olunca da Güneş'in, bu zor durumlarda ortaya çıkıp bir şeyler yapması bekleniyor. Trabzonspor yoğun maç trafiğinden dolayı yorgun ve bıkkın olabilir ancak bütün bunlar büyük bir takım için mazeret olamaz. Trabzonspor'un en büyük sorunu yabancılar maalesef... Hiç birinin kurtarıcı özelliği yok. Fenerbahçe maçı bence, teknik adamdan futbolcuya ve yöneticiye kadar son şans. Bu maçı kaybedip, bir sonraki Orduspor karşılaşmasını kazanmak bile bu yönetim ve teknik heyetin görevde kalmasına yetmeyebilir. Ali-Veli... Riera-Reyes Reyes transfer edilirse G.Saray için skandal olur bence... Riera'dan kurtulmaya çalışılırken, onun kopyası bir oyuncuyu transfer etmek Galatasaray'a, özellikle de Fatih Terim'e yakışmaz. Böyle bir transfer Türk futbolcusuna hakaret olur. Sezon başında yapılan transferler ortada. Milyon eurolar verilen futbolcular kulübede ve tribünde; yüz bin dolarlık Semih ve Emre Çolak ise kurtarıcı... Bu, Galatasaray'ın transferdeki başarısının göstergesi! Bundan dolayıdır ki Ali ile Veli neyse, Riera ile Reyes de odur. Kaldı ki Reyes, şu anda Galatasaray'dan giden Arda'nın yedeği durumunda. Galatasaray iyi futbolcularla takımı takviye etmek istiyorsa o zaman Arda'yı alacak! Reyes Galatasaray'a gelirse, bunun altında bir çapanoğlu aramak gerekir. Galatasaray'ın Reyes'e değil, süratli bir santrfora ihtiyacı var. Ama Galatasaray'da yıllardır süre gelen bu transfer yozluğu ne yazık ki devam ediyor! Kemal Özdeş diye biri.. Bu ismi belki de çok az kişi tanır! Kemal Özdeş, kurtlar sofrasında isimsiz bir kahraman... Manisaspor'un genç teknik direktöründen söz ediyorum. Tecrübeli ve gençlerden oluşturduğu takımla ligin tozunu atıyor! Özdeş'in en önemli özelliği, kendine has görüşü, aynı zamanda belli bir sistem ve taktik anlayışının olması. Genç teknik adam, sahasında ve deplasmanda uyguladığı ayrı sistemler ve taktiklerle adeta rakiplerini şaşkına çeviriyor. Özdeş'in diğer belirgin bir özelliği de oyunu çok iyi okuması. Alınan başarılı sonuçlarda bana göre bir teknik adamın en büyük farklılığı da bu olsa gerek. Dört büyüklerin imkânlarıyla Manisaspor'un imkânlarını göz önüne getirirsek, gerçek başarının ne olduğu apaçık ortaya çıkıyor. Bu kadar imkânsızlıklar içinde böyle bir başarıya imza atan Kemal Özdeş'i taraflı tarafsız herkesin Türk sporu adına alkışlaması ve desteklemesi gerekir. Yolun açık olsun Özdeş... Platini ve şike UEFA Başkanı Michael Platini tarafsızlığını yitirmiştir. Geçtiğimiz hafta Şampiyonlar Ligi'nde oynanan Zagreb-Liyon maçında, Fransızların attığı 7 gol şaibe değil, futbol diliyle şikedir. Ayrıca Ajax ile Real Madrid arasında oynanan maçta da Hollanda takımının iki nizami golü sayılmayarak Lyon'a yardım edilmiştir. Platini, bu şikeye ülkesinin takımının diye duyarsız kalıyorsa, yalnız kendisine değil, başında bulunduğu UEFA'ya da gölge düşürmüştür. Platini istifa etmelidir. Aksi takdirde bundan sonra Fransız takımlarının oynanacağı her maç şaibeli olacaktır. İnter-CSKA maçı da aynı izlenimleri taşıyan bir müsabaka. Bu karşılaşma, Rus takımının tur atlayacağı şekilde sonuçlandırılmış ve şike yapılmıştır. Yani Trabzonspor büyük haksızlığa uğramıştır. Bütün bunlar alenen yapılırken, Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'nden ihraç eden Platini, hâlâ görevdeyse bu UEFA'nın kokuşmuşluğunu gösterir!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.